menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Barışın matematiği, kimyası, fiziği ve biyolojisi: Yeni bir müfredat mümkün

17 0
previous day

Hayata dokunan bir eğitim müfredatında, barış sadece bir arzu değil; aynı zamanda fiziksel, kimyasal, biyolojik ve matematiksel sistemlerin bize öğrettiği bir gerçeklik olarak ele alınabilir.

Böyle bir sistemde, öğretmen fizik der, öğrenci barışın dengelerini anlar.”

“Öğretmen kimya der, öğrenci insan bağlarını görür.”

“Öğretmen biyoloji der, öğrenci empatiyi ve iş birliğini hisseder.”

“Öğretmen matematik der, öğrenci adaleti ve düzeni çözer.”

Böylece resmi ders adı ile öğrencinin deneyimlediği anlam arasında köprü kurulmuş olur.

Peki, yeni ders yılı müfredatı barış iklimine hazır mı?

Nitelikli bir eğitim sistematiğinde, barış, sadece bir kavram veya arzu değil; derslerimizin öğrettiği, deneyimlediğimiz ve birlikte yaşadığımız dengenin, etkileşimin, ritmin ve adaletin somut halidir.

Hasılı:

-Fizik → barışın dengesi

-Kimya → barışın etkileşimi

-Biyoloji → barışın ritmi

-Matematik → barışın mantığıdır özünde.

Dersler sadece bilgi vermekle kalmamalı; barışın nasıl kurulacağını ve sürdürüleceğini deneyimlememize de rehberlik etmelidir.

Onca fen matematik dersi arasında haftada bir saat ‘barışın matematiği dersi’ neden olmasın!

Biz biliriz ki, barış bir sayı değildir; ama sayılar gibi evrenseldir.

Bir denklem gibi barış da denge ister: Her iki taraf da adaletle tartılırsa çözüm bulunur. Adalet eksilirse, denklemin dengesi bozulur,çatışma başlar.

Her ‘x’ bir bilinmeyendir matematikte. ‘x’, aslında birbirimizi anlamamız için bir fırsattır. Sorunun çözümü yalnızca işlemlerde değil, sabırda, mantıkta ve merhamettedir.

Barış, matematiğin bize fısıldadığı gerçektir: Paylaştıkça büyür, dengeyi korudukça sürer, ve herkesin hakkı........

© Evrensel