menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kars’ta sinemanın birleştirdikleri: SineKars

10 7
11.01.2025

Kars Sinema Topluluğu, kısa adıyla @SineKars’ın Instagram hesabındaki şu yorum, benim de bu yazıyı kaleme alma niyetlerimden birini işaret ediyor; “Şehre gelmeyen sanat filmlerini örgütleyerek getiren, var olan tek sinema salonunda gösterime sokan topluluk”…

Birkaç haftadır kent hakkı bağlamında sınıfsallığı, diğer bir deyişle, solun mesele ettiği işçi-emekçi mücadeleleriyle; kentsel-toplumsal, kadın-feminist-LGBTi , hayvan, ekoloji vb. hareketlerin eylemliliği arasındaki sınıfsal ilişkiyi açmaya çalışıyorum. Çünkü kent hakkını sadece kentte, kentin sunduğu imkânlara erişim olarak değil, onları gerekli hallerde dönüştürmek, daha da derinleştirirsek; kentte başka olanaklara alan açacak şekilde dönüşüme zorlamak, verili olan vasatı kabul etmenin ötesine geçecek şekilde filli olarak eylemselleştirmek, yani gündelik yaşam praksisini değiştirmek olarak ele alıyorum.

Kısa Kars yolculuğunda karşılaştığım SineKars ve toplulukla beraber izlediğimiz “Evcilik” filmi, dert ettiğim kent hakkının birleştirici sınıfsallığına işaret ediyor. Önce filmden başlayayım; Evcilik’in senarist ve yönetmeni Ümit Ünal’ın -besteci olarak da adı geçiyor, ama hangi müzik için bulamadım- film hakkındaki söyleşilerini okuduğumda dikkatimi çeken şey, kendisinin yıllar önce etkilendiği Milan Kundera’nın bir hikayesini kafasında döndürerek, ilk ilhamını aldığı bu fikri, ülkenin her yerinde ve neredeyse her türlü çift ilişkisine uyacak şekilde evirmesi ve “toplumsal haset duygusu üzerine bir şey kurmak istemesi” oldu.

Film, anaakım dikotomilerine yer veriyor; şehir/taşra, kentli/köylü, zengin/fakir, erkek/kadın, yaşlı/genç, yapılı çevre/doğa-ekoloji-organik. Baskın olanları ilk sıraya koyduğum bu ikilikler, filmde içiçe geçiyor, harmanlanıyor, kesişiyor, ortaklaşıyor ve de film boyunca birbirini etkiliyor.

İkilikler için dikotomi ifadesini kullandım. TDK’ye göre dikotomi biyolojide kullanılan ve Fransızcadan geçen; “iki eşit parçaya ayrılmak üzere büyüme noktasından ikiye bölünerek dallanma; ikilem” demek. Anaakım biyoloji bedenleri/organizmaları sınıflarken bölüyor, parçalıyor. Kapitalist modernite bu ikilikler üzerine kurulurken,........

© Evrensel