menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İşçi/emekçi yararına bir kentleşme nasıl olabilir?

16 13
22.02.2025

Bu Cumartesi Sayfaları’nın teması kent olunca, bana da kentleşmeyi tartışmaya açmak düştü. Başlığı “kent planlaması” değil de “kentleşme” olarak tanımladım. Çünkü kent, sistem tarafından metalaşmış ve yine sistemin kurucu aracı olan planlamanın bir nesnesi haline getirilmişse, tahayyülümüzü kenti planlamaktan yana kurmamak gerekiyor. Aksine, kenti planlanabilen değil, sistemden kaçış çizgileriyle, sızıntılarla, başka olanaklar yaratan bir oluş halinde, kentleşme bağlamına taşımak gerekiyor. Önce bu yaklaşımı biraz açalım.

Çağımızın kapitalist modernite projesi bağlamında bir disiplin olarak kabul edilen planlama, sistemin kurucu ögelerinden birisi olarak kentleri planlamaya kalkar. 19. yüzyıldan bugüne, kentsel planlama toplumsal yapıyı denetlemeye/gözetlemeye yönelik bir işlev taşır. Erken kapitalistleşmiş Batı Avrupa ülkelerinden, geç kapitalistleşmiş ülkelere transfer edilen bu disiplin, çoğunlukla doğal dokuyu yapılı çevreye dönüştürecek imar faaliyetlerini içerirken ürettiği bilgi ile toplumsal bir hegemonya kurar, yarattığı eşitsizlik ile de kaos üretir.

Kentin kullanım değeri yerine dönüşüm değerini önceleyen, bu yolla inşaat sektörüne kaynak yaratan ve sermaye birikimi sağlayan sistemin yarattığı sorunları düzenlemeye çalışan ana akım planlama ise, sıklıkla sorunun yerini değirir. Sorun bazen ilgili ülkedeki başka bir yoksulluk mekânına bazen de başka bir yoksul coğrafyaya taşınır.

Örneğin fabrikaların inşası ile üretim alanları etrafında şekillenen planlı veya plansız işçi yerleşimleri, zamanla fabrikaların kent içinde toprak değeri yüksek yerlerde kalması ve sanayinin yer değişimi nedeniyle çözülmesi sonucunda soylulaşmaya başlar. İşçilerin yaşam alanları yeniden ellerinden alınır, çitlenir. Kentte inşaat sektörü hakimken, doğayı imara açan enerji, maden gibi sanayi sektörleri de kırsalı dönüştürür.

Ana akım planlama bünyesinde “planlama hiyerarşisi” olarak tarif edilen, alt ölçeklerdeki imarı, üst ölçeklere bağlayan sistem, “mekânsal strateji planları,........

© Evrensel