Vekilin yeri, işçinin emekçinin yanı
Her gün gündemin değiştirildiği, “Artık bu kadarı da olmaz” dedirten gözaltı, operasyon ve tutuklamaların yaşandığı, Van’da olduğu gibi yılmadan kayyım denemelerinin yapıldığı, parti başkanlarının tutuklandığı, ana muhalefet partisine bile dava açıldığı bir süreci yaşıyoruz bu ülkede. Ama ülkede bunların dışında başka şeyler de yaşanıyor, Çayırhan’da, Gaziantep Başpınar’da, ülkenin dört bir yanında… İşçiler, emekçiler kendilerine dayatılan Orta Çağ koşullarına, üç kuruşluk zam dayatmalarına, iş yerlerinin sermayeye peşkeş çekilmek istenmesine karşı direniyorlar. Kışın dondurucu soğuğuna, kar ve fırtınaya rağmen direnişte ısrar ediyorlar, onca dondurucu soğuğa karşı “patronun insafından daha sıcak” diyerek…
Meclisle başladık ya, öyle devam edelim. 600 vekilin olduğu, baypas edilmiş bir Meclis ama hep gönülleri hoş tutulmaya, sorgulamasınlar, el kaldır indir ile her istenileni onaylasınlar diye kıyakların da yapıldığı bir Meclis. Geçen hafta bu köşede verdiğimiz gibi, emeklisinin de trafik kurallarından muaf tutulmak, kesilen cezalar devlet tarafından ödenmek istenen Meclis, vekiller...
***
Seçim sonrası bir kez kürsüye çıkıp “yemin” eden 600 vekil… Sonrasında ise çok küçük bir azınlık dışında kimsenin, kendi seçmeninin bile sesini duymadığı, zor zamanlarında yanlarında görmediği vekiller. Seçmen de hep şikayet eder ya hem vekillerinden hem partilerinden, “Seçimden seçime geliyorsunuz, bir de geçimimiz var mı, ne durumdayız gelip görmüyorsunuz” diye…Bu, sadece iktidar partisi vekilleri için böyle........
© Evrensel
