Dış sermayeye yapılan ödemeler rekor kırıyor
Türkiye ekonomisi kronik olarak dış ticaret açığı vermektedir. Türkiye’den dünyaya yapılan ihracat genellikle yapılan ithalatın altında kalmakta ve dolayısıyla bir döviz açığı oluşmaktadır. Bu müzmin dış ticaret açığı, ekonomi büyürken genişler; büyüme yavaşladığında ise daralır. Dış ticaret açığının fazlaya dönüştüğü ender dönemler ise çoğunlukla ekonominin sert bir biçimde yavaşladığı veya krize girdiği dönemler olmaktadır.
Dış ticaret açığının yarattığı döviz ihtiyacını karşılamak için sürekli olarak dışarıdan sermaye girişine ihtiyaç duyulur. Dış sermayenin Türkiye’de yaptığı doğrudan yatırımlar, portföy yatırımları ve dış borçlanma yoluyla giren dövizle bu ihtiyaç karşılanır. Yeterli döviz girişi sağlanamadığında ya da herhangi bir nedenden ötürü dış sermaye ülkeden çıkmaya başladığında TL değer kaybeder, çıkışın boyutuna göre ekonomi krize sürüklenebilir.
Bu nedenden ötürü Merkez Bankasının ödemeler dengesi istatistiklerini yayımladığında ilk incelenen kalemler dış ticaret dengesini içeren cari işlemler hesabı ile sermaye hareketlerini gösteren finans hesabıdır. Bu iki hesap üzerinden ekonominin dış açığının nasıl seyrettiği ve dış sermayenin Türkiye’ye ilgisinin düzeyi takip edilir.
Dış sermaye girişleri doğal olarak bu yatırımlara kâr ve faiz ödemeleri yapılmasını zorunlu kılar. Şekil 1, dış sermayenin yaptığı........
© Evrensel
