menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Lazkiye’de neler oluyor? Aleviler ne istiyor?

72 1
23.01.2025

Üç gündür Lazkiye’deydim. Birkaç ilçeyi ve köyleri dolaştım, insanlarla konuştum. Konuştuğum insanlar arasında eski subaylar da vardı, sıradan devlet memuru ya da çiftçi olanlar da. Elbette Alevilerin en çok rahatsız oldukları ve yıllardır açıklama yapmak zorunda kaldıkları en önemli nokta Esad yönetimi ile ilişkilerine dair iddialar ve ön kabuller.

Lazkiye ve etrafındaki Aleviler, Esad döneminde güce ve paraya kavuşan, devletin imkanlarını kendi çıkarları için kullanan Alevi oranının yüzde 5 bile olmadığını söylüyorlar ki haklılar. Alevilerin çoğunluğu Lazkiye şehir merkezinden köylere kadar derme çatma binalarda, gecekondu diyebileceğimiz mahallelerde, oldukça mütevazı döşenmiş evlerde yaşıyorlar. Bugün bile suyu ya da elektriği olmayan köyler var. Sular ya da elektrik kesik değil, hatlar döşenmemiş. Hâlâ çeşmelerden su taşıyor insanlar. Bazı evlerde plastik sandalye görmek bile zor. Bu durumu görmek için Lazkiye’den çıplak gözle görülebilen köylere gidip bir dolaşmak yeterli.

Lazkiye’deki Aleviler, Esadlar döneminde güce ve paraya kavuşan, çıkar amaçlı yani mezhep/din gözetmeden bir araya gelen insanlar tarafından oluşturulan çetelerden on yıllardır ve özellikle de savaş döneminde çok çektiklerini anlatıyorlar. Uyuşturucudan silaha, fidye için insan kaçırmadan araç hırsızlığına her işe el atmış olan çetelerin, sahil bölgesinde insanların tarlalarına, mülklerine, meyveliklerine çöktüklerini söylüyorlar.

Alevi gençlerin orduya ve kamu kurumlarına yönelmesinin sebebi de bu ekonomik faktörler. Askeri akademide de az miktarda da olsa maaş verilmesi erkeklerin orduyu tercih etmelerinin en önemli sebebi. Alevilerin, Hristiyanların, Dürzilerin, İsmaililerin ve laikliğe yakın Sünnilerin BAAS yönetimlerine yakın durmak zorunda hissetmelerinin temel sebebi ise laiklik söylemi. Suriye birçok insanın günlük hayatına 2011’deki ayaklanma ile girmiş olsa da bu topraklarda yaşayanların hafızaları katliamlarla ve sürgünlerle şekilleniyor.

Peki, Suriye’de gerçekten laik bir sistem var mıydı? Görünüşte her din ve mezhebin devlette ve orduda temsil edildiği, kadınların birçok Arap ülkesine göre daha fazla hak sahibi olduğu bir gerçek. Mesela genelkurmay başkanları her zaman Sünni olurdu, savunma bakanları Hristiyan. Kadınlar asker de olabiliyordu, bakan da... Ancak dinler ve mezhepler arası evliliğin önüne çekilen set asla kaldırılmadı, medeni kanunla evliliğin önü kesinlikle açılmadı. Suriye’de erkeklerin 4 kadınla evlenmesinin önünde bir engel yoktu, hâlâ da yok. Hatta namus cinayeti adı altında bir kanun bile vardı. Bu kapsama giren/sokulan cinayetlerde failler çok az ceza alıyordu. Kanun Esad yönetimi düşmeden 1-2 ay önce iptal edildi.

Bu görünüşte laikliğin altını oyan bir başka faktör ise yolsuzluk oldu. Yolsuzluk deyip geçmemek lazım. Esad yönetimini düşüren şey Suriye ordusunun daha Halep-İdlip kırsalında savaşı bırakması oldu. Orduya bu kararı aldıran ise “Ne için savaşıyoruz?​” muhasebesiydi. Yıllardır savaşan insanların karınlarını bile doyuramıyor olmaları ama diğer taraftan birilerinin korkunç paralara, güce kavuşmaları ve kimsenin de hesap sormaya yanaşmaması insanları vatan-devlet-ülke gibi kavramlardan bile kopardı.

Bütün bu gelişmelerden bütün Suriyeliler ve elbette Aleviler de etkilendi. Ne Lazkiye’de ne de köylerde “Önceki yönetim iyiydi” ya da “Keşke düşmeseydi” ya da “Direnecekler ve bir gün dönecekler” diyen tek bir insana rastladım ki görüşmelerimin çoğunu kamerasız, kayıt cihazsız yaptım. Kimisi kahvaltı muhabbetiydi, kimisi kahve...

Lazkiye ve çevresinde Aleviler HTŞ’den nefret etmiyorlar. Yavaş yavaş çöken devletin 2011’den beri art arda yaptığı hataların bedelini en ağır şekilde ödeyenlerin arasında Aleviler. Kayıp evlatlar, kocalar, sayısı bilinmeyen dul ve yetimler... Diğer taraftan bitmeyen fakirlik... Şimdi de can korkusu.

Alevilerin HTŞ’den 2 talebi/beklentisi var: Güvenlik ve ekonomi.

Önce güvenliğe bakalım:

-Alevi köylerine yönelik zaman zaman çeşitli silahlı gruplar tarafından saldırılar yapılıyor. Saldırıların gerçekleştiği ya da kim oldukları bilinmeyen gruplar tarafından alınan ve akıbetleri belirsiz insanların olduğu köylerdeki insanlar çok korkuyorlar. Bu saldırıların kimler tarafından yapıldığının belirlenmesini istiyorlar. Birçok saldırının ardından HTŞ’nin köylere ya da kaçırılan kişilerin ailesine heyet gönderdiği ve........

© Evrensel