menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

El Şara'nın ziyaretlerini nasıl okumalı?

55 9
06.02.2025

Suriye'nin geçiş döneminin fiili lideri Ahmed El Şara yurt dışına ilk ziyaretini Suudi Arabistan'a yaptı, ardından da Türkiye'ye gitti. Bu durum Suriye sahasında Türkiye-Suudi Arabistan ve elbette Kürt meselesi üzerinden Amerika arasında gerilimin olduğuna dair yorumlara yol açan gelişmelerden biri oldu. Bu arada Iraklı siyasetçilerden Nuri El Maliki El Şara'ya dair oldukça sert bir açıklama yaptı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Suriye sahasında IŞİD ile mücadele konusunda Türkiye'nin rol üstlenmek istediğine dair bir açıklama daha yaptı. Elbette başka gelişmeler de var sahada, ancak sırayla gidelim yine ve El Şara'nın Suudi Arabistan ve Türkiye ziyaretlerinden başlayalım.

El Şara neden önce Suudi Arabistan'a gitti?

- Suriye'nin savaş döneminde çok ağır şekilde tahrip olduğu açık. Hâlâ hasar tespit çalışmaları devam etmekle birlikte ülkedeki altyapının, üstyapının, ekonomik bölgelerin, fabrikaların, kamu kurumlarının velhasıl yeniden imarın gerektirdiği miktar hâlâ tam olarak bilinmiyor. Suriye'nin, bu fiziksel imar sürecini karşılayacak ekonomik gücü de yok, ihtiyaç duyduğu parayı sağlayacak miktarda petrol gibi stratejik kaynakları da. Bu nedenle zengin körfez ülkelerinin Suriye'nin yeniden imar sürecinde maddi destek sağlaması elzem.

- Arap ayaklanması ile birlikte bölgedeki güçlü siyasi odaklar ve ittifaklar da değişti. Eskiden bölgenin siyasi karar merkezi Mısır iken bu rol geçtiğimiz yıllarda Suudi Arabistan'a kaymaya başladı. Bu nedenle Suriye'ye uygulanan Amerikan ve uluslararası yaptırımların tamamen kaldırılmasa bile hafifletilmesi ya da delinmesine göz yumulmasını sağlayabilecek en güçlü bölge ülkesi Suudi Arabistan.

- Suriye'de yeniden imarın sağlanması yetmez ekonomide pozitif yönde bir süreklilik de sağlanması gerekiyor. Bu da dış yatırımlarla, Suriye'nin uzun vadeli ve bölge ülkelerini birbirine bağlayan projelere katılımı ile mümkün. Bu tip büyük yatırımların ve bölgesel projelerin arkasındaki en önemli ülke Suudi Arabistan. Suriye'nin bu süreçlere katılımı Suudi Arabistan ile iyi ilişkileri daha da elzem hale getiriyor.

- Suriye'nin bölgede ve uluslararası siyaset platformunda ağırlık kazanabilmesi için ülkedeki yeni yönetimin meşruiyet kazanması gerekiyor ki bu süreç de bölge ülkelerinden başlıyor. Bu açıdan da Suudi Arabistan prensi Muhammed Bin Salman'ın El Şara'ya uyguladığı protokol önemli.

- Suudi Arabistan ise Arap ayaklanmasının ardından başlayan bölgesel ekonomik ve toplumsal sarsıntılar ve radikalizmin yükselişi gibi gelişmelerden oldukça rahatsız. Özellikle İran'ın bu süreçte bölge içlerine uzanan hatta Suudi Arabistan'ın yanı başındaki Yemen'e kadar ilerleyen nüfuz alanlarını potansiyel tehdit olarak değerlendiriyor. Dolayısıyla bölgedeki gerilimlerin diplomasi yoluyla çözülmesi, istikrarın ekonomi üzerine inşa edilmesi, asgari düzeyde de olsa istikrarın bölge ülkelerinin birbirine bağlanarak sağlanması gibi esaslara dayalı bir politika izliyor. Bu açılardan Suriye'de Esad yönetiminin devrilmesinden ya da Ahmed El Şara'nın iktidara gelmesinden çok artık istikrarın sağlanması için gerekli........

© Evrensel