menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İşçi hareketine saldırılar politik

17 1
02.03.2025

AKP’li yıllarda cumhuriyet tarihinde greve çıkan işçi sayısı oranı resmi bakımdan en düşük seviyede. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB) verilerine göre de 2022 yılında 16 greve 1063 işçi, 2021’de sadece 519 işçi greve katıldı. Bu sayı grev hakkının yasal olarak kullanılabildiği 1963 yılından bu yana en düşük sayı ve tarihi bir rekor. AKP döneminde (22 yıl) grev hakkını kullanabilen işçi sayısı 90 bin civarında kalırken grevi yasaklanan işçi sayısı 200 bine yaklaştı. AKP, adeta bir grev yasaklama partisi. Türkiye’de, sendikalaşma AKP döneminde dibe vurdu. 2002’de yüzde 9.5 olan toplu iş sözleşmesi kapsama oranı 2012’de ilk kez yüzde 4.5’e kadar geriledi. Özelleştirme ve taşeronlaştırma ile büyük darbe yiyen sendikal örgütlenme, AKP’nin gözetimi ve denetiminde patronlarca adeta iğdiş edildi. Her yıl binlerce işçi sendikalı olduğu için işten atılırken, AKP’nin “yeni Türkiye”sinde sendika seçme ve sendikaya üye olma özgürlüğü fiilen rafa kaldırıldı. Kamu emekçileri alanında yandaş sendikacılık beslendi, mücadeleci sendikaların önü kesildi. Özelleştirme uygulamalarının ardından istihdamın yapısı değişerek güvencesiz ve esnek çalışma biçimlerinde artış yaşandı. Esnek çalışma; taşeronlaşma, çağrı üzerine veya uzaktan çalışma gibi kısmi süreli çalışmalar, kursiyer istihdamında artış ve deneme sürelerinin uzatılması gibi çeşitli şekillerde gerçekleşiyor. Özelleştirmelerin ardından işçi sağlığı ve güvenliği uygulamalarında da sermayeden yana ve işçiyi değil iş sürekliliğini önceleyen değişimler yaşanıyor. Özelleştirilen iş yerlerinde özel sektör işverenlerinin, maliyetlerini azaltmak için işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini almaktan kaçınmaları, gerekli iş güvenliği mühendisi ve iş yeri hekiminin........

© Evrensel