menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Piyasa için usul usul soyulduk yine

18 5
30.03.2025

Anonslar geçiliyor, başlıklar atılıyor: ‘Piyasalar kontrol altına alındı’, ‘Piyasalar açısından en kötü geride kaldı’ vs.

Kontrol’ altına almanın bedeli ne oldu? O bedeli kim ödedi? Bu sorular ‘Gerçekten kontrol altına alındı mı?​’ sorusu kadar önemli.

Sürekli, ‘Piyasalar mutlu kılınırsa, ey halkım size de huzur gelir’ deniyor. Ama piyasaları mutlu kılmak için katlanılan onca ‘fedakarlığa’ rağmen huzur ve refah bir türlü gelmiyor. ‘Piyasayı’ (finans kapitali) doyurma işi de bitmek bilmiyor.

Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla (yargı darbesiyle) birlikte obur piyasa yine açtı ağzını; devlet de koşa koşa doyurmaya gitti. Hisse senedi ve döviz piyasaları için çok sayıda önlem açıkladı.

Hangi önlemler alınmış (Yemler verilmiş) bakalım!

Merkez Bankasının kasasından verdiği para 30 milyar dolara dayandı!

Oysa ‘döviz ihtiyacını’ gidermek için, Merkez Bankasına o paralar gelsin diye ne bedeller ödendi: Dünyanın en yüksek faizi verildi, karşılığında halktan bol vergi toplandı, o kan emici faiz beslensin diye emek ucuzlatıldı…

61 milyar dolar net rezerv biriktirildi, yarısı sadece 4 günde, ‘kuru tutabilmek’ için harcandı.

Dolar kuru, onca sürülen dolara rağmen, 1.5 lira daha yüksek artık! Bunun da bir bedeli var. Misal kurdaki 1.5 liralık artış döviz borcu bulunan özel sektörün yükü TL cinsinden 260 milyar lira ağırlaştı. Bu yük ücret üzerinden işçiye, üretilen ürüne zam üzerinden halka yüklenecek.

***

Gelişmelerin ardından borsadan yabancı sermaye çıkışı oldu. Borsada 1.9 trilyon liralık bir piyasa değeri düşüşü yaşandı.

Ekonomi yönetimi hemen olaya ‘müdahale’ etti! Kamu bankaları hisse senetleri aldılar, borsa daha fazla düşmesin diye. Ne de olsa kamu bankaları iktidarın ‘çiftliği’ gibi.

Bütçeden Ziraat Bankasına 2024 yılında 88 milyar 700 milyon liralık görev zararı ödendi. Tarım ve........

© Evrensel