UKKTH Savunusu
Ezilen ulusların kendi kaderlerini kendilerinin tayin hakkını savunuyoruz. Bu hak, ezilen ulusun ayrı devlet kurma ya da istediği devlet ‘Bütünlüğü içinde yaşama’ dahil kendi iradesiyle siyasal kaderini belirleme hakkı demektir. Ulusların ve dillerin tam hak eşitliği herhangi ulusa diğerleri aleyhine ayrıcalık tanınmasını dışlar ve tekelci kapitalizm koşullarında emperyalizmden kurtuluş mücadelesine genişleyen bir özellik gösterir.
Sosyalistler ezilen ulusların kendi kaderlerini belirleme hakkını (UKKTH) siyasal demokrasinin bir gerekliliği olarak tanımış ve savunagelmişlerdir. Ezen ulus ve ezilen ulus burjuvazilerinin politikaları arasında belirli farklılıklar olduğunu, ezilen ulusun baskı ve tahakkümden kurtuluş hareketinin aynı nedenle demokratik karakterde özellik gösterdiğini ve desteklenmeyi hak ettiğini söyleyegeldiler.
Ulusların ve dillerin tam hak eşitliği savunusunun temel önemdeki özelliklerinden biri de bu hakkın ezilen ulusun sömürülen ve ezilen halk yığınlarının sömürü ve baskıdan kurtuluş hareketine zarar vermeyecek, onların örgütlü mücadele birliklerine barikat örmeyecek şekilde hayata geçmesidir. Bu, ulusal kaderini tayin hakkına koşul-kayıt koyma olmayıp hakkın insanlığın sömürüden kurtuluşu mücadelesine güç verecek şekilde somutlanması yönünde çaba göstermek demektir. “Bütün ülkelerin işçileri ve ezilen halklar birleşin!” şiarı da bu hedef ve bileşimi içerir.
Kürt........
© Evrensel
