menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bunun adı özgüven değil!

8 0
01.05.2025
1970’lerde özgüvenin, her zaman iyi bir şey olduğu varsayıldı ve ‘Özgüvenli Çocuk Yetiştirme Hareketi’ başladı.
Ama araştırmacılar, hapishanedeki suçluları analiz edince fark etti ki; mahkumların çoğunun özgüveni oldukça yüksek. Ardından hemen “Özgüven ile suç arasında bir ilişki mi var?” sorusu akıllara geldi.
Acaba özgüven, tahmin edildiği karar iyi bir şey değil miydi?
Araştırmalar derinleşince fark edildi ki, özgüvenin tanımı yanlış yapılmış.
Özgüven kavramıyla narsisim (buna yükseklik kompleksi de diyebiliriz) karıştırılmış. Suçluların çoğunun aslında özgüveni yüksek değil, sadece yükseklik kompleksleri olduğu anlaşıldığı. Yani aslında mahkumların çoğu özünde, kendilerine güvenmiyor ve değersizlik duygusu hissediyor. Bunu da narsisim ile kapatıyor. Yani, narsisim, aslında özgüven eksikliği.
Özgüven; kendinle barışık olma halidir.
Özgüvenin bir temeli daha var. O da ‘yeterlilik’.
Bir çocuğun bir alanda yeterli ve dolayısıyla başarılı olması, onun mutlu olacağı anlamına gelmez. Bir çocuğun mutlu olması için........

© Eskişehir Anadolu