Alef: Osmanlı’nın gölgesinde bir cinayet alegorisi
Emin Alper’in BluTV için yönettiği Alef (1. Sezon) dizisini, sadece bir polisiye dizisi değil, aynı zamanda tarih, din ve toplum eleştirisini içinde eriten, katman katman açıldıkça izleyicisini içine çeken bir yapım olarak değerlendiriyorum. Cinayet soruşturması üzerinden ilerleyen hikâyesi, karakterleri ve İstanbul’un kasvetli sokaklarıyla bir dedektif hikâyesinden çok daha fazlasını sunan son derece nitelikli ve derinlikli bir eser.
Dizi üç ana karakterin etrafında şekilleniyor. Kenan İmirzalıoğlu’nun canlandırdığı Kemal karakteri, Klasik, sert ve yalnız bir dedektif arketipini temsil ediyor. Emin Alper, Kemal karakterini Batı polisiyelerinden aşina olduğumuz "travmatik geçmişi olan dedektif" tiplemesinden alıp yerel bir sosyo-kültürel zemine oturtuyor. Dizide yansıtılan İstanbul kompozisyonu gibi, gri ve kasvetli bir karakter. Ne tamamen iyi ne de tamamen kötü. Ahmet Mümtaz Taylan’ın canlandırdığı Settar karakteri ise geleneksel yöntemleri kendine ilke edinmiş, keskin ve kırmızı çizgileri olan otoriter ve sezgisel bir karakter. Settar, Kemal’in modern ve bilimsel yaklaşımıyla çelişen, içgüdüleriyle hareket eden bir figür. Ancak bu çatışma, dizinin temel gerilim noktalarından biri. Melisa Sözen’in canlandırdığı Yaşar karakteri ise hikâyeye akademisyen bir kadın olarak giriyor ve bilgi ile sezginin kesişim noktasını temsil ediyor. Kadın karakterlerin çoğu zaman dekoratif bir unsur olarak kaldığı Türk polisiye yapımlarının aksine, Yaşar’ın hikâyeye katkısı büyük. Onun varlığı, dizinin entelektüel ve mistik tarafını dengeliyor.
Alef, sıradan bir "katili bulduk, bitti" anlatısı sunmuyor. Aksine, cinayetlerin ardındaki sembolizm katman katman açıldıkça, aslında hikâyenin Osmanlı’dan bugüne süregelen bir tarihsel ve dinsel çatışmaya dayandığını görüyoruz. Gelenek ve modernite, dogma ve bireysel inanç, otorite ve özgürlük arasındaki mücadele, dizinin yalnızca bir polisiye olmanın ötesine geçmesini sağlıyor. Kemal ve Settar'ın soruşturması, sadece ipuçlarını takip etmek değil, aynı zamanda kendi geçmişleri ve inançlarıyla yüzleşmelerini de içeriyor. Alef, katilin kim olduğundan çok, neyi temsil ettiğine odaklanan bir hikâye.
Dizinin derin alt metnine girmeden önce hikâyenin mistik yapısını destekleyen sanat yönetiminden bahsetmek gerekiyor. Alef dizisinde resmedilen İstanbul, şehrin turistik ve estetik yüzünden uzak durarak, izleyiciye İstanbul’un daha önce çok fazla keşfedilmemiş, kasvetli, karanlık, tarih kokan yönünü gösteriyor. Kemeraltı’ndaki dar sokaklar, nemli ve izbe tavan araları, tekinsiz medreseler… Bu mekânlar, dizinin atmosferini oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda İstanbul’un geçmiş ve bugün arasında sıkışıp kalmış bir şehir olduğunu da hissettiriyor. Emin Alper’in kamerası, İstanbul’un sadece modern yüzünü değil, Osmanlı’dan miras kalan ve hâlâ gölgelerde dolaşan bir "ruhunu" da açığa çıkarıyor. Kimi zaman puslu, kimi zaman gotik bir estetik sunarak, Alef ‘in sinematografik dünyası adeta bir kara film atmosferi yaratıyor.
Alef ’in merkezindeki cinayetler, sıradan bir suçtan çok daha fazlasını ifade ediyor. Katil, yalnızca bir sapkın ya da psikopat değil, belirli bir tarihsel ve ideolojik bağlama oturtulan bir figür. Cinayetlerin ardındaki motivasyon, Osmanlı’dan günümüze süregelen bir inanç mücadelesinin parçası. Katilin ardında bıraktığı semboller, İslam'ın farklı yorumları arasındaki gerilimleri hatırlatıyor. Bu noktada dizi, Osmanlı İslam anlayışının argümanlarını sorguluyor. Osmanlı İmparatorluğu’ndan bu yana egemen Sünni anlayışın dışında kalan tüm mistik ve ezoterik akımların bastırılması, Alef ‘in temel tarihsel arka planını oluşturuyor. Katilin kurbanları tesadüfi değil; hepsi, geçmişte bir şekilde "öteki" ilan edilen ya da baskılanan gruplarla bağlantılı.
Dizi, Osmanlı’nın özellikle Ortodoks Sünni İslam anlayışı dışındaki grupları (Bektaşiler, Hurufiler, Kalenderiler vb.) nasıl bastırdığını, tasfiye ettiğini ve bir anlamda hem fiziken hem de manevi olarak tarihten nasıl silmeye........
© Elips Haber
