Kel başa şimşir tarak: OECD’nin lobicilik kanunu önerisi
OECD, yeni Türkiye raporunu açıkladı. Gazeteniz EKONOMİ her zaman olduğu gibi raporu çok ince bir yerden görmüş ve pazartesi günü birinci sayfadan vermiş: Lobicilik için yasa şart!
Kıymetli okurlarım, 2019 yılından beri köşe yazıyorum. Köşe yazarlığı, bir yönüyle, aşinalığınız olan konularda ahkam kesmektir. Böylece farklı konuları tartışmaya açar, okurların belki bakmadıkları açıları keşfetmelerini sağlarız. En azından ben bu işi böyle görüyorum. Bugün aşinalığım olan değil, çok iyi bildiğim bir konuda, OECD raporunda bahsi geçen lobicilikle ilgili yazacağım. Zira son yedi yıldır Türkiye’nin başlıca lobi şirketlerinden birini yönetiyorum. Dünyanın halka açık en değerli şirketlerinden halka açık olmayan en değerli şirketlerine, Türkiye’de yeni büyüyen şirketlerden rekor bedelle yabancılara satılan şirketlere kadar bir dizi müşterimize danışmanlık veriyoruz. Geçen sene Azerbaycan’da da hizmete başladık ve yakında inşallah Türk coğrafyasında yeni açılımlar yapacağız.
Bu işi ilk kurmaya niyetlendiğim zaman, o zamanlar ABD Ticaret Odası’nın başkan yardımcısı olan bir büyüğümü aramıştım. “Aman Ussalcığım, lobicilik yapıyorum filan deme!” uyarısını yapıp ilave etti: “Geçenlerde İspanya’da eski bakan yardımcısı bir arkadaşıma da aynı şeyi söyledim, sizin Akdeniz ülkelerinde lobi mobi anlaşılmaz, ‘kamu ile stratejik iletişim danışmanlığı’ deyin.”
İddia o ki 1820’lerde Amerikan başkanı olan Ulysses Grant istişarelerini, daha erişilebilir olmak için bazen Beyaz Saray’ın karşısındaki Willard Oteli’nin lobisinde yaparmış. Derdini anlatmak isteyenler de lobide oturur beklermiş. Bir bakıma bizim padişahların cuma namazından sonra halkın derdini dinlemesi gibi. “Lobicilik” sözü buradan türemiş. Willard Oteli’nde bir kez kalma şansım oldu. Lobinin küçüklüğünü görünce zamanla devlet aygıtının ne kadar büyüdüğünü anladım. Bugün tabii ki yüz yüze görüşmeler çok önemli. Ama artık kamu politikalarının iyileştirilmesi için karar alıcılara bilgi vermeye yönelik faaliyetler, koca koca raporlar, sunumlar ve bunları açıklayacak iletişim materyalleri vasıtasıyla yapılıyor. Bu faaliyetler sayesinde kamunun aldığı kararların kalitesi artıyor. Adına ister lobi deyin ister stratejik danışmanlık deyin,........
© Ekonomim
