Yine mi ters ayakta yakalandık?
Kaleci, sahadaki diğer 10 futbolcudan çok farklıdır. Futbolun baskısını en fazla hissedendir, hatta en yalnız olandır. Hatasının telafisi mümkün olmayandır.
Kaleciler için en kötü durumlardan birisi “ters ayakta yakalanmak”tır. Yani Fransızca’dan Türkçeye transfer edilmiş haliyle “kontrpiye”de kalmaktır. Mesela bir kaleci sağ ayağından destek aldığı ve o yöne doğru hareketlendiği bir anda top sol tarafına atılırsa ters ayakta yakalanmış olur. Kaleci için çok zor bir durumdur. Eğer top kaleye denk gelirse genellikle gol ile sonuçlanır. Çok zor da olsa bazen kalecinin hareketini düzeltip golü önlediği pozisyonlar da olur, ama bunlar çok nadirdir.
Bu satırları 11 Kasım 2021'deki köşe yazısında kullanmıştım. Yazının başlığı "Ters ayakta yakalanan kaleci gibiyiz"di. Ülkelerin pandemi ile boğuştuğu o dönemde dünyada enflasyon artıyor, ithal ettiğimiz malları daha pahalıya alıyorduk. Uluslararası piyasalarda enerji fiyatları artmış, emtia fiyatları 10 yılın en yüksek seviyelerine ulaşmıştı. Lojistik maliyetleri astronomik düzeylere çıkmış, ülkeler faiz artırmaya başlamıştı. Tüketici güveni zayıflıyor, beklentiler bozuluyordu.
Ve bu sert dalgaya Türkiye ekonomisi, yüksek enflasyonla ve yüksek risk primi ile yakalanmıştı.........
© Ekonomim
