menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Avlunun büyük evindeki “çürüme” bizi de etkiler

11 7
01.08.2024

Bizim gençlik yıllarımızda İsviçre yeryüzü cenneti olan ülke olarak anlatılırdı. Köy kahvelerinin sohbetlerinde, Almanların saç kılı inceliğinde gümüş tel üretip, teknolojide ne kadar ileri gittiklerini kanıtlamak için İsviçre’ye gönderdiklerini, İsviçre’deki zanaatkârların da o telin ortasını boydan boya delerek iade ettikleri öyküsünü insanların hayranlık karışık bir heyecanla dinlerlerdi.

Daha ilkokul yıllarında İsviçre’ye gidip görme düşü zihnimin derinliklerine yerleşti.

İsviçre’ye ilk kez gittiğimde, Cenevre İstasyonu yakınındaki mütevazı otelin salonunda oturan çelimsiz bir Japon karşısında, lüks otolarıyla gelen İsviçreli gösterişli iş insanlarının ezikliklerini garip bir intikamın hazzıyla seyretmiştim.

Rahmetli babamla duygularımı paylaştığımda, “Karpuz keserek yürek ferahlamaz… Önemli olan Japon iş insanının yerini sizlerin almasıdır” deyiverdi.

Babamın uyarısından sonra, “İsviçre’nin 700 yıldır başarısının sırrı nedir” sorusu zihnimde daha da sağlamlaştı.

Organizasyonlarımızla gururlanalım

İsviçre’de öğrencilerinden yılda 130 bin Euro yıllık ücret alan saygın Lo Rosey okulunun sahibi ve yöneticisinin gazeteye yaptığı açıklamada[i] çocukluk günlerimden bugüne zihnimde mıh gibi sabitlenen sorunun yanıtını kısmen buldum: İsviçre insanları 700 yıl önce bir araya gelerek, ortak düşmanı yenerek bir arada yaşamaya karar veriyorlar. Ülkede değişik diller konuşulduğu gibi, aynı inançta olsalar da farklı mezheplerde olanlar da var. Ülkenin kurucu insanları, dünyaya tamamen açık bir kültür yaratma kararıyla yola çıkıyorlar. Herhangi bir ulusa dair özel gururla ilişki kurmuyorlar. İsviçre insanları yarattıkları sosyal organizasyonlarla, işlettikleri demokrasileriyle, birlikte yaşama iradeleriyle gururlanıyorlar.

İsviçre’de insanlar kendilerine dönük değerlendirmelerinde, kim olduklarını önemsemiyor, ne yaptıklarını sorguluyorlar.

Ölçüyü doğru koymanın toplumsal enerjinin........

© Ekonomim


Get it on Google Play