Hazinenin frensiz borçlanma sarmalı
Kamu kesiminin borçlanması, özü itibariyle bir bütçe finansman biçimidir. Yani klasik anlamda vergi şeklindeki bütçe gelirlerinin yetersiz kalması halinde Hazinenin borçlanma yoluna gitmesidir. Para basmanın yaratacağı enflasyonist etkinin önüne geçilmesidir.
Bu konuda klasik iktisat öğretisi, bütçe denkliğini savunur ve kamu kesiminin büyüyerek ekonominin bozulmasını önlemeyi hedefler. Oysa Keynesyen öğreti, ekonomilerde özellikle talep yetersizliğine bağlı daralma veya bozulma olduğunda kamu kesiminin devreye girmesini öngörür. Yani devletin ekonomiye yeni bir satın alma gücü enjekte etmesi yolunu önerir. Dolayısıyla bütçeler ve bu çerçevede kamu borçlanması önemli bir rol oynar.
Borçlanma konusunda temel olarak yukarıda anlatılan iki farklı görüşün yer alması bu konuda literatürde bir fikir birliğinin bulunmadığını ve borçlanma konusunda bir kuralın veya borçlanma limitinin olması gerektiği görüşünü ön plana çıkarmış bulunmaktadır. Borçlanma limitleri konusunda ülkelerin veya ekonomik ve parasal birlik modellerinin kendilerine göre farklı uygulamalar benimsedikleri görülmektedir.
Örneğin;
AB ülkelerinde: kamu ve özel kesim borç limiti GSYH’nın yüzde 60’ı,
Macaristan’da GSYH’nın yüzde 50’si,
Polonya’da GSYH’nın yüzde 43-48’i arası,
ABD’de Kongre tarafından........
© Ekonomim
visit website