Korkusuzca nefes alıyorum
Su benim gözüm
En sadık aynam
Korkusuzca nefes alıyorum
Ateşin üzerine düşen gözyaşı
-Teardrop, Massive Attack
1990'lar, shoegaze'den britpop'a ve trip-hop'a kadar uzanan türlerin önemli bir popülerlik kazandığı İngiliz müziği için en verimli on yıllardan biriydi. Portishead ve Massive Attack gibi grupların öncülüğünü yaptığı trip-hop, dönemin en ikonik albümleri arasında yer alan inanılmaz albümler çıkardı. Bunlardan biri de bence Massive Attack'ın tek bir kötü şarkısının bile olmadığı bir başyapıt olan Mezzanine. Bu albümde yer alan Tear Drop şarkısı sözleri ve müziği ile grubun bence en güzel ve ilginç şarkılarından biri. Böyle bir şarkıyı ki sözleri ancak bir dakika sonra başlıyor, günümüzün daha hızlı, kısa ve öz ortamında yayınlamak bence neredeyse imkansız. (Lana Del Rey’in birkaç şarkısı burada istisna.) Şarkının ne ifade ettiği hala tam olarak anlaşılmış değil. Biraz da bakış açısına bağlı olarak yorumlar değişiyor, tıpkı, mantıksız gibi gözüken piyasa hareketleri gibi. Şarkı boyunca geçen "fearless on my breath" ifadesi, bence konuşmaktan korkmamayı ifade ediyor. Bu durumda, yakın arkadaşı olan Jeff Buckley’nın ölümü ve genel olarak ölüm hakkındaki duygularını ifade etmekten korkmadığı anlamına da geliyor. "Ateşin üzerindeki gözyaşı, nefesimdeki korkusuz" sözleri de birçok anlama gelebilir. Bence, gözyaşı yangını söndüremez. Dolayısıyla, bu kişi için ağlasa bile, üzüntünün bu kişiye duyduğu tutkuyu söndürmeyeceği anlamına gelir.
Şarkının yazarı ve solisti olan Fraser, yakın arkadaşı Jeff Buckley'nin öldüğünü öğrenmeden önce yazdığı bu sözler, sonradan daha da anlam kazanıyor ve ardından gelen vokal performansı inanılmaz derecede dokunaklı. Şarkıyı dinlerken aklıma "İnsan ancak yüreğiyle doğruyu görebilir; esas olan gözle görülmez" diyen Antoine de Saint-Exupéry'nin "Küçük Prens"i geldi. Ayrıca Mazzy Star’ın şarkısı “Fade into you”yu da çağrıştı.
Satipattana Sutta, Buda'nın “Farkındalık Üzerine Söylevi” olarak bilinir. Burada, farkındalığın dört temelini ortaya koyar: Beden Farkındalığı, Duygu Tonlarının Farkındalığı, Zihnin Farkındalığı ve Zihinsel Nesnelerin Farkındalığı. Bunlar son derece önemli öğretilerdir ve aslında bu öğretilere Massive Attack, şarkısında “Korkusuzca nefes alıyorum” diyerek atıfta bulunuyor bence.
Mesela, Anapanasati Sutta olarak bilinen ve tamamen nefese odaklanmakla ilgili olan bu öğreti Buda'nın sanghası kurulduktan ve birçok arhat ve bikkhu veya uygulayıcı Buda'nın öğrettiklerini ciddi bir şekilde inceleyip uygulamaya başladıktan sonra, Befese odaklanmanın ne kadar önemli olduğunu ve bu odaklanmanın neye yol açabileceğini anlamalarını sağlamayı seçti. Ayrıca daha yakın zamanlarda, Thich Nhat Hanh, nefesle uyumlu hale getirildiğinde dikkatimizi sabitlemenin başka bir yolu olan birçok güzel gatha veya dharmic şiir sunmuştur.
Piyasalardaki gelişmeler de birçok farklı yoruma açık ve bu noktada sakin kalıp nefesimize odaklanarak eldeki verileri mümkün olduğunca objektif bir şekilde yorumlamaya ihtiyaç var. Trump başkan olduğundan beri ABD tarife politikasının ne kadar enflasyonist veya stagflasyonist olacağı konusundaki yorumlar ve tartışmalar devam ediyor. Geçenlerde açıklanan ABD TÜFE verileri, bu konuda aslında herkese bir şeyler sundu. Bir yandan, çekirdek TÜFE verisi üst üste 5. ayda beklentilerin altında kaldı ve S&P 500 açılışta günlük rekorunu bile kırdı. Ancak yatırımcılar veriyi sindirip çeşitli bileşenlerdeki daha belirgin tarife etkilerine odaklandıkça, hazine bonoları düşüşünü sürdürdü ve 30 yıllık getiri tekrar yüzde 5 sınırının üzerine çıktı.
1990'lar, sadece İngiliz müziği için en verimli on yıllardan biri değil, ABD ekonomisinin verimliliği açısından da altın yıllardı. Bazı uzmanlara göre ABD’de 1990'lardakine benzer bir verimlilik döngüsü içindeyiz. Bu doğruysa, piyasaları, konsensüsten daha uzun ve daha yüksek seviyelere taşıyabilir. Yine bazı uzmanlara göre, üretken yapay zekâ gelirlerinin önümüzdeki on yıl içinde yıllık bir trilyon doları aşabilir. Bu da teknoloji endüstrisi için önemli bir yeni pazara işaret ettiğini gösteriyor. Daha da önemlisi, teknoloji odaklı üretkenlik artışları, ABD'nin genel GSYİH'sini 2025-26'da yıllık yüzde 1'in biraz altında artırabilir. Daha sonra, 2027 ve sonrasında, ABD üretkenlik artışının uzun vadeli yüzde 1,5-2,0'lik bir orana hızlanacağını görüyoruz; bu da bazı uzmanlar tarafından 2010-19 normu olan yüzde 1,3'ün oldukça üzerinde olacak diye tahmin ediliyor.
Geçtiğimiz günlerde Rusya ile ilgili önemli........
© Ekonomim
