menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kapitalizm ve piyasa ekonomileri

4 0
22.10.2024

Fransız tarihçi Fernand Braudel, üç ciltlik devasa kapitalizm tarihi olan “Civilization and Capitalism, 15th-18th Century” kitabını 1970'lerin sonlarında tamamladı. Kitabının sonuna yaklaşırken Braudel, bize günümüzde daha iyi rehberlik edebilmesi için tarihi kullandı. O, kapitalizmi piyasa ekonomisinden ayırmamız gerektiği konusunda ısrar etti. Kapitalizm eskiydi ama piyasa ekonomileri çok daha eskiydi. Kapitalizm; üretken kapasitenin muazzam yoğunlaşmasıyla, küresel çapta geniş ticaret ağlarıyla ve hâkim bir metropole geri dönmekle ilgiliydi. Sermaye eskiydi ama modern çağ, ona hayatın her yönünü yeniden şekillendirdiği benzeri görülmemiş bir siyasi ve sosyal güç vermişti. Sadece insanın ekonomik ihtiyaçlarını değil, aynı zamanda sosyal ihtiyaçlarımızı da karşıladılar. Bunlar; esnafın, küçük esnafın, terzi ve berberin yer aldığı tarih kesitiydi. Braudel, kapitalizm yoğunlaşmaya doğru amansız ilerleyişini sürdürürken New York ve Paris gibi sevdiği şehirlerin küçük sahiplerini kaybettiğine tanık olduğundan yakındı.

Şu anki durum tam da Braudel’in tahminleri doğrultusunda. Özellikle Amerikan kapitalizmi hissedar kapitalizmidir, yani önemli olan hissedarlardır. Pandemi sonrası organize emek faaliyetlerindeki artışa ve medyanın yüksek profilli birkaç toplu pazarlık dizisine gösterdiği ilgiye rağmen, ekonomik bir aktör olarak emek, 1980'ler öncesindeki halinin gölgesi olmaya devam ediyor. Bu değişecek gibi de durmuyor. ABD borsa endekslerinin, özellikle de S&P500’ün ve buna benzer başka küresel hisse senetleri endekslerinin alışılmadık derecede yoğunlaşmış olduğuna şüphe yok. Yani endeks performansı çok daha az sayıda büyük şirket hisselerinden daha fazla etkileniyor ve bu yoğunlaşma zaman içinde ciddi arttı. Hisse senedi piyasalarında büyük şirketlerin yoğunlaşması yüksek olduğunda, toplam endeksin performansı güçlü bir şekilde birkaç hisse senedinin performansı tarafından belirlenir.

Küresel riskli varlıklar için olumlu görüşümüz devam ediyor. Arada kısa vadeli düzeltmeler olsa da küresel riskli varlıklar için benchmark aldığımız S&P500 endeksin 6000 seviyesine yükselmesini beklemeye devam ediyoruz. Geçen haftada da ABD endeksleri güçlü gelen perakende satışlar, tüketicilerin harcama eğilimlerinin güçlü kalmaya devam ettiğini gösterdi. Ayrıca banka karları ve Netflix ve TSMC finansallarının beklentilerden güçlü gelmesiyle beraber teknoloji ağırlıklı endeksler ve özellikle yapay zeka odaklı hisseler güçlü performans gösterdiler. ECB’den gelen faiz indirimi ve Çin’den gelen faiz indirimi ve teşvik adımlarının devamı küresel hisse senetlerine olumlu etki yaptı.

Altın, favori varlığımız olmaya devam ediyor. Gümüş ise geçen hafta aradaki makası daraltacak şekilde yükseldi. Altın, 65 dolar veya yüzde 2,4 artışla rekor yüksek 2.721 dolara yükseldi ve 2024 kazançlarını yüzde 31,9'a yükseltti. Gümüşün yüzde 6,9'luk artışla 33,72 dolara yükselmesi, yıllık kazancını yüzde 41,7'ye yükseltti.

2024'ün üçüncü çeyreği; jeopolitik çatışmaların, Merkez Bankası eylemlerinin ve tüm varlık sınıflarında önemli miktarda kısa vadeli dalgalanmaların olduğu çalkantılı bir dönemdi. Bu ortama rağmen S&P500 yeni zirvelere ulaştı. İki şey buna sebep gibi görünüyor: Birincisi, enflasyon riski dizginlendi ve ikincisi, yatırımcılar küresel piyasaların çoğu rekor düzeyde olmasına rağmen özellikle ABD ve Avrupa'da ciddi bir faiz indirim döngüsü başlamış olduğuna inanmış durumda. Buna bir nevi “FED Put” ile politika yapıcıların artık arkalarında olduğuna inanıyorlar.

S&P500, pandemiden bu yana yalnızca ikinci kez art arda 6 haftalık kazanç elde etti ve 1997'den bu yana, en güçlü yılbaşından bu yana performansını gördü. Geçen Perşembe günü, kredilerde ABD IG yatırım yapılabilir spread’lerinin 2005'ten bu yana en dar seviyesine ulaştığı görüldü. Devlet tahvili spread’leri de sıkılaştı. İtalya'nın 10 yıllık tahvil getirileri ve Alman 10 yıllık tahvil getirileri arasındaki fark, Kasım 2021'den bu yana en dar seviyede görünüyor. Bloomberg'in ABD finansal koşulları endeksi Cuma günü, Temmuz ayından bu yana en gevşek seviyesinde kapandı ve Ağustos ayındaki önemli piyasa çalkantısından önceki seviyelerine geri döndü. Tüm........

© Ekonomim


Get it on Google Play