Makroekonomik dengelenmenin neresindeyiz?
G-20 ülkelerinin %2 civarında enflasyonu beklenen bir yılda Merkez bankamızın ! tahmin ettiği fakat sektörel tahminlerin % ile e arasında dalgalandığı bir seneye başlamış bulunuyoruz. Hanelerin enflasyon beklentisi e civarı ile en yüksek seviyede bulunuyor. Hanelerin enflasyon beklentisinin genelde yüksek olduğundan hareketle bu beklentiyi dışarıda tutsak bile reel ve finans sektörü tahminlerinin sırasıyla % ve E civarında seyrettiğini görüyoruz. Üstelik hanelerin enflasyon beklentisi hiçbir zaman bu kadar ayrışmamış, reel sektör ve finans sektörünün enflasyon beklentileri de birbirinden bu kadar kopmamıştı.
Ülkemizde uygulanan mevcut ekonomi politikalarının ana amacının dezenflasyon olduğuna dikkate alacak olursak, makroekonomik dengelenmenin ana unsurlarının iç talepte zayıflama, cari işlemler dengesinde iyileşme, üretim kapasitesinin korunması açısından dış talepte güçlenme, tasarruf eğiliminde artış, verimlilikte yükselme, yerel paraya olan talebin artması gibi sonuçlar bekleriz.
Her biri kapsamlı ve çok uzun tartışılabilecek bu makroekonomik verilere ilişkin geçtiğimiz birkaç günde iç talep ve cari denge konusunda önemli veriler geldi. İç talebin en önemli göstergelerinden olan perakende satış endeksi çıkış eğilimini güçlendirerek Kasım ayında yıllık bazda ,4 arttı. Aynı dönemde tüketici güveninin yılın en yüksek seviyesine çıktığını, otomobil ve konut satışlarının son yılların zirvelerine doğru gittiğini de gözlemliyoruz. İç talep göstergeleri böyle bir eğilim gösterirken üretimin en temel göstergelerinden olan sanayi üretimine baktığımızda 2022 yılından bu yana endeks bazında yatay bir seyir........
© Ekonomim
