İşyerinizin NACE kodu doğru mu?
NACE kodu, işyerlerinin ekonomik faaliyetlerini sınıflandıran ve birçok resmi süreçte kullanılan temel bir tanımlayıcıdır. Doğru NACE koduna sahip olmak, işverenlerin çeşitli yükümlülüklerini yerine getirmesinde önem taşımaktadır. Sosyal güvenlik primlerinden iş sağlığı ve güvenliği düzenlemelerine kadar pek çok konuda belirleyici olan bu kodun hatalı olması, işverenler için ciddi maliyetler ve hukuki riskler doğurabilmektedir.
NACE kodunun anlamı ve önemi
NACE kodu, “Statistical Classification of Economic Activities in the European Community” ifadesinin kısaltmasıdır ve Avrupa Birliği tarafından ekonomik faaliyetlerin sınıflandırılması amacıyla geliştirilmiştir. Türkiye’de de Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından benimsenmiş ve işyerlerinin sektör bazlı tanımlanmasında kullanılmaktadır.
Her işyerine, yürüttüğü ekonomik faaliyeti en iyi şekilde tanımlayan altı haneli bir NACE kodu verilmektedir.
Örneğin:
41.20.01- İkamet amaçlı olmayan binaların inşaatı
55.10.02-Otel vb. konaklama yerlerinin faaliyetleri
25.11.08-Metalden prefabrik yapı imalatı
Bu kodlar, işletmelerin faaliyet alanlarının belirlenmesini sağlamakta ve çeşitli yasal düzenlemelere uyum sağlanmasında önemli rol oynamaktadır.
NACE kodu, işyerinin;
-Vergi yükümlülükleri ve teşviklerini belirlemede,
-Sosyal güvenlik primleri ve iş kazası risk oranlarını hesaplamada,
-İş sağlığı ve güvenliği önlemlerini tespit etmede,
-Devlet desteklerinden faydalanmada,
-İhale süreçlerinde ve işyeri ruhsatlandırmalarında önemli bir etkendir.
Bu nedenle, işletmelerin faaliyet alanlarını doğru şekilde tanımlayan bir NACE koduna sahip olması önemlidir.
NACE Kodu ne amaçla kullanılır?
NACE kodunun temel kullanım amaçları aşağıda genel olarak belirtilmiştir.
a- İşletmenin ekonomik faaliyetini belirleme
NACE kodu, işletmelerin yürüttüğü ekonomik faaliyetleri sınıflandırarak, resmi istatistiklerde doğru kategorize edilmesini sağlayarak, devletin ve uluslararası kuruluşların sektörel analiz ve karşılaştırma yapabilmesine imkân sağlamaktadır.
b- Vergi ve SGK primlerinin hesaplanması
İşyerlerinin vergi yükümlülükleri ve SGK prim oranları, faaliyet alanlarına göre değişebilmektedir.
Örneğin, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda 1 Eylül 2013 tarihinden önceki dönemde kısa vadeli sigorta kolları (iş kazası, meslek hastalığı, hastalık, analık) prim oranı, sabit rakam olmayıp işyerinde yapılan işin iş kazası ve meslek hastalığı bakımından gösterdiği tehlikenin ağırlığına göre %1-6,5 arasında olmak üzere, işyeri bildirgesinde belirtilen faaliyet konusuna (işkolu koduna) bakılarak çok tehlikeli işyerlerinin prim oranları daha yüksek belirlenmekteydi.
Diğer taraftan, 7538 sayılı kanun ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık kapsamında........
© Ekonomim
