“Paramı nasıl değerlendireyim?”
Ekonomi yazarı olunca bazı okurlar ve dostlar karşılarında ekonomiyle ilgili hemen her şeyi bilen, hele hele paradan para kazanmanın o “sihirli” formülünü hemen söyleyebilecek konumda olan biri var zanneder. Sorular üç aşağı beş yukarı hep aynıdır.
“Sizce paramı nasıl değerlendirmeliyim?” Soran kişiye göre yanıtım değişir. Eğer soru sahibi yeni tanıştığım ve araya bir mesafe koymam gerektiğini hissettiğim bir kişiyse “Ben yatırım danışmanı değilim, bilemem” der geçerim. Aslında doğrusu da budur zaten, ben yatırım danışmanı değilim ve sağlıklı bir öneride bulunamam.
Yok eğer soruyu soranı az çok tanıyorsam ya da karşımda genç bir öğrenci varsa yine yatırım önerisinde bulunmam, yani “Paranı şöyle değerlendir” demem, diyemem ama yaklaşımım değişir.
“Sakıncası yoksa söyler misin, ne kadar paran var?”
Bazıları tasarruflarının tutarını söylemek istemez, söyleyen de olur.
Tutar şu açıdan önemlidir, belli bir vade sonrası için ne yapılmak istendiğini gösterir.
Karşımdaki genç bir öğrencidir örneğin, der ki “10 bin liram var, 20 bin liram var”...
“Peki bu parayı bir yıl içinde yüzde kaç artırmayı hedefliyorsun?”
“Bilmem ki” diye yanıtlar genellikle genç arkadaşım; “Ne kadar artarsa işte, yüzde 40-50, olursa daha fazla, bilmiyorum”...
“Diyelim 20 bin lira tasarrufun var ve bir yılda yüzde 50 artırıp bunu 30 bin liraya çıkardın. Peki 30 bin lirayla ne yapmak istiyorsun, amacın ne?”
Kimisi hiçbir planının olmadığını söyler; kimisi “Harcayacağım, belki arkadaşlarımla küçük bir tatile çıkarım” ya da “Aklımda şunu almak var, bu parayı o amaçla kullanacağım” der.
“Yapmak istediğin tatile ya da almak istediğine bugünkü 20 bin liran yetmiyor mu?”
“Yetebilir, pek düşünmedim.”
“Öyleyse tekrar düşün, bugün 20 bine yapabileceğini ya da alabileceğini, seneye 30 bine gerçekleştiremeyebilirsin.”
Birkaç milyon lirası olanlar da vardır tabii ki.
Onlarla sohbet özünde aynı olmakla birlikte biraz farklı........
© Ekonomim
