Didem Görkay yazdı: Edebiyatımızda Kasım: Sisler Ardındaki İronik Melankoli ve Kara Kitap’ın Geceleri
Edebiyatımızda Kasım: Sisler Ardındaki İronik Melankoli ve Kara Kitap’ın Geceleri
Kasım…
Takvim yapraklarının yazın cümbüşünü çoktan unutup kışın ağır perdesini araladığı bu ay, edebiyatımızda yalnızca bir zaman aralığı değil; bir ruh hali, kaçınılmaz bir melankoli sahnesi ve derin bir içsel ironi kaynağıdır. Şairlerin kaleminde hüzünle dans eden, romancıların sayfalarında dönüm noktalarını tetikleyen Kasım, yaşamın döngüsel çelişkisini en iyi anlatan doğal simgedir.
I. Kasvetin Şiirsel Mührü: Türk Şiirinde Kasım
Kasım’ın edebiyatımızdaki en belirgin yansıması şüphesiz şiirde görülür. Şiir, bu ayın gri ve ıslak atmosferini en yoğun duygularla damıtarak melankolinin estetiğini kurar.
Melankolinin Temeli: Kayıp ve Bitiş
Şiirimizde Kasım, çoğunlukla kayıp, ayrılık ve bitiş temalarını taşır. Cahit Sıtkı Tarancı’nın “Otuz Beş Yaş” şiirinde olduğu gibi, şairler bu ayda zamanın acımasız akışını ve ölümün soğuk nefesini daha derinden hissederler. Doğa kendi ölüm provasını yaparken, şair de faniliğini yeniden keşfeder. Yağan yağmur, yalnızca toprağı ıslatmaz; şairin yanaklarından süzülen “hüzün yaşı”na dönüşür. Ahmed Arif’in dizelerindeki hasret ve gurbet duygusu da bu dönemlerin soğukluğuyla sıkça güçlenir.
İronik Dönüşüm: Hakikatin Çıplaklığı
Melankoli çoğu zaman hınzır bir ironiyle birlikte gelir. Kasım, doğanın süslerini dökerek her şeyi çıplak bırakır; şair bu dışsal çıplaklığı kendi ruhunun maskesizliğiyle kıyaslar. Edip Cansever’in modern şiirinde olduğu gibi, büyük lafların ardına saklanan yalnızlık Kasım yağmurlarının altında daha belirgin hâle gelir.
Şiirsel Bir İroni Örneği
Attila İlhan’ın “sisli” ve “karanlık” atmosferi, yalnızca........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein