Mitolojiler, insanlık tarihinin en eski anlatı biçimlerinden biri olarak, toplumların değerlerini, korkularını, umutlarını ve dünyayı anlama biçimlerini kuşaklar boyunca taşır. İskandinav mitolojisi ise, uçsuz bucaksız karlar altında, buzdan denizlerin ve mistik ormanların çevrelediği bir dünyanın hikâyelerini anlatır.

İskandinav mitolojisi, kuzeyin sisli ormanlarında, karla kaplı dağlarında ve sonsuz denizlerinde doğan, insanlık tarihinin en büyüleyici anlatılarından biri. Odin’in bilgeliği, Thor’un yıldırımlarla dolu öfkesi ve Loki’nin kurnaz, yıkıcı mizacı; bu mitolojiyi yalnızca tanrılar ve kahramanlar anlatısı olmaktan çıkarıp, insan doğasının en derin çatışmalarını, arzularını ve zaaflarını simgeleyen bir kozmos hâline getirir. Yggdrasil adı verilen hayat ağacı etrafında kurulu bu evren, Ragnarök adlı kıyametle son bulacak olsa da onurlu savaşçıların, aldatıcı tanrıların ve doğanın kudretiyle yoğrulmuş devlerin öyküsü, çağlar boyu dilden dile aktarılmıştır. Bugün bile bu kadim hikâyeler, insanlığın evren ve kader karşısındaki yerini sorgulayan, güçlü ve zamansız metaforlar olarak yaşamaya devam eder.

Renkli İskandinav........

© Edebiyat Burada