Yapay zekânın sahaya inmesiyle birlik­te teknoloji ve iş dünyası liderlerinin ağzından düşürmediği bir öngörü var: Ar­tık agentic şirketler dönemine girdik. Ya da agentic olmayan şirketlerin yaşama şan­sı yok. Maalesef, bu kavramın tam Türkçe karşılığı olmadığı için İngilizcesini olduğu gibi kullanıyoruz.

Agentic şirketler, yapay zekâ ve otonom sistemleri entegre ederek kendi kendine karar alabilen ve proaktif eylemler gerçekleştirebi­len organizasyonlara verilen genel ad. Gelenek­sel işletmelerden farklı olarak, bu şirketler sü­reçlerini optimize etmek ve verimliliği artır­mak için agentic yapay zekâ (AI) teknolojilerini kullanıyor.

Agentic AI, belirli hedeflere ulaşmak için ba­ğımsız olarak karar alabilen ve eyleme geçebi­len yapay zekâ sistemlerini ifade eder. Bu sis­temler, çevresel verileri algılar, analiz eder ve insan müdahalesi olmadan uygun aksiyonları belirler. Örneğin, otonom araçlar, trafik koşul­larını değerlendirerek en uygun rotayı seçebilir ve güvenli bir şekilde yol alabilir.

1- Özerklik: Agentic şirketler, operasyonel süreçlerinde insan müdahalesine mini­mal ihtiyaç duyarlar. Otonom sistemler, belir­lenen hedeflere ulaşmak için bağımsız kararlar alır ve uygular.

2- Uyarlanabilirlik: Bu şirketler, değişen piyasa koşullarına ve müşteri taleplerine hızlı bir........

© Dünya