Bronz ten değil, ‘3. derece yanık’ zamanı mı?
Roma’nın kalbi Via de Corso’da gölgede 35 dereceyi bulan sıcakta ‘saat yerine takvim kullanan’ belediye otobüsünü bir umut beklerken sohbete başladığımız çekik gözlü turist grubundan biri “Hava çok iyi!” diyor. Sıcaktan göz kapaklarımı güçbela aralayarak, hayretle bakıyorum. Kahkahayı basıyor: “Biz Singapur’dan geldik. Bizim için bahar havası gibi. Hiç değilse nem yok.”
Elimde kesin delil yok, ama sanırım geleneksel Avrupa yaz tatili kavramının sonuna geliyoruz. Eskiden mayıs sonundan eylül başına kadar “altın yaz” evresiydi. “Bir haller oldu” diye kıvıracak değilim; tüm insanlık elbirliği ile “pek çok halt ettik” ve iklim zıvanadan çıktı.
2025 yazı itibarıyla Avrupa'nın güneyinde tatil yapmak distopyaya dönüşüyor. Türkiye’den Hırvatistan, İspanya kıyılarına her yer yangın alevlerinin içinde kabusu yaşıyor. Bu aralar Sevilla’da 47, Antalya’da 46, Sicilya’da 45, Atina’da 44........
© Dünya
