TCMB’yi zor bir sınav bekliyor
Geçen haftanın en yakıcı ve uzak ara en önemli olayı kuşkusuz Trump’ın 2 Nisan’da büyük bir tantanayla ilan ettiği gümrük tarifeleriydi. Yerli yabancı ekonomi çevrelerinde neredeyse sadece bu konu konuşuluyor.
Bu durumda benim de bu tarihsel olay üzerine görüşlerimi paylaşmam gerektiğini düşündüm ama sonunda vaz geçtim ve beklemeye karar verdim çünkü Avrupa Birliği’nin nasıl bir yanıt vereceği halen belirsiz. Çin kısasa kısas mantığıyla Trump’a aynı tarifiyle karşılık verdi. Çin Amerikan mallarını başka ülkelerden bir miktar yüksek fiyatla da olsa tedarik edebilir ama bu o kadar önemli değil çünkü Çin ekonomisi zaten deflasyonun eşiğinde. AB’de durum böyle değil.
Avrupa Merkez Bankası yeni tarifenin AB büyümesini ihracat üzerinden 0,3 yüzde puan düşüreceğini, eğer AB gümrük tarifelerini aynı ölçüde yükseltirse bu kez büyümenin arz kanalından 0,2 yüzde puan daha kaybedeceğini hesaplıyor. Şu sıralar AB yönetimi bir yandan zararı sınırlamayı amaçlayan farklılaştırılmış gümrük tarifleri diğer yandan tarife dışı kurallarla ithalatı kısıtlayarak Trump’a gözdağı verecek bir paket üzerinde çalışıyor.
Bu haftanın konusuna gelirsek, enflasyonda son durumu ve 19 Mart siyasi şokunun enflasyon üzerinde muhtemel etkileri çerçevesinde TCMB’nin 25 Nisan Para Politikası Kurulu’nda nasıl bir tepki vereceğini tartışmaya açmak istiyorum. Mart ayında enflasyon yön değiştirdi. Şubatta yüzde 2,3........
© Dünya
