Barış ve korku
Beklenen oldu, Trump, Putin’i aradı. Putin’in barış isteğinde samimi olduğuna inandığını, savaşı sona erdirmek için müzakerelere başlama konusunda mutabakata vardıklarını söyledi. Yetmedi, Zelenski’nin de bunu kabul edeceğini belirtti. Trump’ın açıklamaları sonrası Münih Güvenlik Konferansı'nın odak noktası Ukrayna'nın geleceği oldu.
Barış her şart ve her koşulda her zaman en iyisidir. Kimse barış çabalarına karşı çıkmak istemez. Ancak barışın konuşulacağı masada ne konumda temsil edileceğinizin önemi vardır. Yeter mi? Yetmez. Barış sonrası oluşacak ortamın ülkeniz adına nasıl bir gelecek yaratacağı önemli hale gelir. İşte bu “korku”nun temel nedenidir.
Ukrayna bu barışın mutlak tarafı. Ama etkisiz olanı. Trump’ın açıklamalarına Zelenski’nin ilk tepkisi Rusya’dan önce neden kendileriyle konuşulmadığıydı. Zelenski, ülkesinin hiçbir barış görüşmesinin dışında bırakılmaması gerektiği uyarısında bulunurken aslında oluşan korkusunu dile getiriyordu.
Rusya, Ukrayna topraklarının yaklaşık beşte birini kontrol ediyor. Ukrayna’nın Batı desteği olmadan Rusya’ya karşı koyması imkânsız. Trump’ın cümleleriyle ABD-AB yardımları 400 milyar doları bulmuş durumda.
Son........
© Dünya
