Tüccar kafası
Doç. Dr. Ümit İZMEN
Trump’ın 2 Nisan’da açıkladığı vergi tarifelerinin ardından bir arkadaşım ‘tüccar kafası’ diye yazdı. Gerçekten de bu politikalar iktisat literatüründe merkantilist yani tüccar politikaları olarak bilinir. Tarihsel olarak kapitalizm öncesi çağa aittir. Para kazanmanın yolunun ucuza alıp pahalıya satmak olduğu dönemler. Eğer dönemin ayrıcalıklıları arasında değilseniz, soylu sınıfa doğmamışsanız, zenginliğin yolu ticaretten geçer. Tüccar kafası ucuza alıp pahalıya satmaya çalışır. Sonradan ortaya çıkacak kapitalistin kafa yapısı farklıdır. Üretimi daha verimli kılmaya bakar. Böylece, işçilere aynı ücreti öder, hammaddeyi aynı fiyata alır, ama daha fazla ürettiği için daha fazla kar eder. Rakiplerine fark atar. Günümüzün ekonomisi kapitalist iş bölümü ve serbest ticaret anlayışı üzerine kuruludur. Ekonomi bilimi serbest dış ticaretin nimetlerini anlatan teoriler üzerinde yükselmiştir. Hal böyle olmakla birlikte, tüccar kafası bu 300 yıllık tarih boyunca zaman zaman geri geldi. Çünkü yüksek gümrük duvarlarının ülke içindeki üretimi artıracağı fikrinin her zaman alıcısı oldu.
Bu örneklerden biri de küresel ekonomi politik mimarinin bozulmuş olduğu 1930’da yine ABD’nin Smoot-Hawley yasası ile ortalama yüzde 5’ler civarında olan gümrük tarifelerini yüzde 20’lere yükseltmesi idi. Böylece ekonomik rekabetin şiddetlenmesi, 2. Dünya Savaşı’nın hazırlayıcılarından birini........
© Dünya
