Kurumsallaşmayan yapılar felaketlere davetiye çıkarır
Bolu Kartalkaya’da ihmaller silsilesi neticesinde yaşanan facia hepimizi derin bir yasa boğdu. Yalnızca kaybettiğimiz canlarla değil bir kez daha yüzleşmek zorunda kaldığımız sistemsel ihmallerle de bir kez daha sarsılıyoruz. Bu tablo, maalesef ülkemizde yabancı olmadığımız bir gerçek. Kimi zaman bir maden ocağında, kimi zaman bir inşaatta, öğrenci yurdunda, trende, eğlence mekanında defalarca yaşadık.
Kurumlar bundan ders almaz ve sistem düzenlenmezken bireysel çözümlerle güvenliğimizi sağlamaya çalışıyoruz. Bir otelde yangın merdivenini kontrol etmek ya da bir restoranda çıkış kapılarına bakmak da artık reflekslerimiz arasına girecek gibi gözüküyor. Ancak birey olarak yapabileceklerimiz sınırlı. Gerçek güven, işletmelerin insan hayatını korumayı bir öncelik haline getirdiği sistemlerden gelir. Bu noktada da küçükten büyüğe kurumsal yönetimin ilkelerini sürekli anımsatmak ve anımsamak gerekiyor: Şeffaflık, sorumluluk, hesap verilebilirlik ve adillik.
Krizler ve beklenmedik durumlar hayatın bir gerçeği. Bunları tamamen engellemek mümkün olmasa da güçlü bir yönetim anlayışı, beklenmedik durumları felakete dönüşmeden önce durdurabilme yeteneğini beraberinde getirir. Böylesi durumlarda başarı, yalnızca hızlı müdahaleden değil her detayın düşünüldüğü, risklerin öngörüldüğü ve sorumluluk bilinciyle hareket edilen bir........
© Dünya
