menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İhracatçılar için karbon duvarı kapıda

20 0
24.10.2025

Önceki hafta TİM’in İnovasyon haftasında katıldığım oturumda yeşil lojistik ve sınır­da karbon düzenlemesine değinince, uygula­manın ne denli yaklaştığını ve ihracatçılarımı­zın yeterince farkında olmadığını düşündüm.

Sınırda karbon düzenlemesi, ilk aşamada de­mir-çelik (en riskli sektörümüz), çimento, alü­minyum, gübre, elektrik ve hidrojen gibi sek­törleri kapsıyor olsa da, çok kısa süre içerisinde diğer sektörlerimizin de bu uygulamaya tabi ol­ma potansiyelinde olduklarını göz önünde bu­lundurmak gerekiyor. Orada da anladım ki bu sektörler dışındaki diğer sektörler, durumun farkında olmadıkları gibi durumu çok da üzer­lerine almıyorlar. Oysa ki gerçekler farklı.

Avrupa Birliği’nin 1 Ocak 2026’da tam uygu­lamaya geçireceği Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (CBAM), Türk ihracatçılar için sadece çevre politikası değil, doğrudan bir tica­ret engeli anlamına geliyor. Basitçe ifade etmek gerekirse; bu düzenleme, karbon salımı yüksek ürünlerin AB’ye ithalatında “karbon vergisi” uygulanmasını öngörüyor. Amaç, AB içindeki üreticilerin rekabet gücünü korumak ve “kirli üretimi” sınırın dışında bırakmak. AB dışından ithal edilen mallar da bu kapsama dahil edilmiş durumda.

Mevcutta, bahse konu sektörler 2023 yılından bu yana yalnızca raporlama yaparken, henüz mali bir yük ile karşılaşmadılar. Ancak 1 Ocak itibarıyla durum değişiyor, artık şartları sağlayamayan ihracatçılarımız karbon vergisi ile tanışacaklar. Veya pazar kaybedecekler. Öte yandan 2030’a kadar tekstilden otomotive, se­ramikten kimyaya kadar birçok sektörün de bu listeye........

© Dünya