menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yeni bir stratejiye ihtiyaç var

16 3
29.01.2025

21. yüzyılın başı, dünya liderleri için bü­yük bir umut ve kendine güven dal­gasıyla başladı. Hedefleri büyüktü: Tüm in­sanlığı yoksulluktan kurtarmak ve gelişme hakkını evrensel bir gerçeklik haline getir­mek...Yaklaşık 15 yıllık bir sürecin ardından, bu umutlar gerçeğe dönüşme yolunda ilerli­yor gibi görünüyordu. Cesur bir hedef belir­lendi: 2030’a kadar her yerde yoksulluğu ve açlığı sona erdirmek.

Ancak bugün geldiği­miz noktada, bu vizyonun büyük ölçüde ger­çekleşmediği açık. Dünya Bankası’nın son Küresel Ekonomik Beklentiler raporuna gö­re, gelişmekte olan ekonomiler için uzun va­deli büyüme görünümü, yüzyılın başından bu yana en zayıf seviyesinde. Mevcut büyü­me oranlarıyla, bugünün 26 düşük gelirli ül­kesinden yalnızca 6’sının, 2050’ye kadar orta gelir statüsüne ulaşması bekleniyor. 2030’a kadar 622 milyon insan aşırı yoksulluk için­de kalmaya devam edecek ve açlık sorunu, ne yazık ki benzer bir seviyede devam edecek.

Gelişmekte olan ekonomiler, 21. Yüzyıla, en zengin ekonomilerle gelir farkını kapat­ma hedefiyle girdi. Ancak bu yolda karşıla­rına çıkan engeller, hedeflerine ulaşmala­rını zorlaştırdı. Bir zamanlar yükselişlerini destekleyen faktörler ortadan kalkarken, ye­ni tehditler gün yüzüne çıkmaya başladı: Za­yıf........

© Dünya