menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bayramın garipliği ve vicdanın sınavı

9 0
30.03.2025

Hayat bazen, insanın omuzlarına ağır yükler bırakır. Kimi zaman bu yükler altında eziliriz, nefes almak bile zor gelir. Hele de büyük acılar yaşamış, ölümün soğuk yüzünü görmüşsek… Ölümler, ayrılıkları beraberinde getirir ve geride kalanlar için büyük bir sınav başlar.
Ölüm, kesinlikle bir yok oluş değildir; bilakis dünyadaki eş, dost ve akrabalardan uzun ve çetin bir ayrılık, ahirettekilere ise kavuşmak ve vuslattır. İnsan, bu ayrılığa ne kadar hazırlanırsa hazırlansın, ölümle karşılaştığında yine de şaşkın ve çaresiz kalır. Yüzler soğur, gözler donuklaşır, kelimeler anlamını yitirir. Islak kirpiklerin arasından süzülen bakışlar, acıyı ve hüznü anlatır. Ölümün soğuk nefesini hissettiğimizde, dünyanın ne kadar fani ölümün ise gerçek olduğunu daha iyi anlarız. Ama ne gariptir ki yine de bu geçici dünyaya sıkı sıkıya bağlanırız.
Etrafımıza baktığımızda, aslında her şeyin ne kadar garip olduğunu fark ederiz. Burada her şey bir gariplikler silsilesidir. Gelen garip, kalan garip, giden garip… Hayatın bu garip döngüsü içinde, bizler bayram yapacağız. Ama gerçekten bayram yapabilecek miyiz?
Gözümüzün önünde, Gazze enkazlar arasında........

© Doğruhaber