Diyanetin Hutbelerini Konuşmak
İsviçre çakılarını bilirsiniz. Sadece birkaç çeşit bıçağı değil, normal makas, tırnak makası, tirbuşon, mini pense, tornavida diye uzayıp giden 33 küçük aleti bir bıçağın içine sığdırmışlar. O kadar fonksiyonun küçük bir alete adaptesi ilginç ve elbette hoş bir hüner hatta öyle ki saati ve ilacı gibi kendi devletinin ismini de böylece markalaştırıyor.
Türkiye de öyle bir çakı. Yalnız faydasız, tutarsız, alakasız ve anlamsız çok tuhaf işlerin bir mozaiği gibi duruyor. Son zamanlarda yeni eklenen bıçakları saymazsak bir sürü garabetle dolu. Çakı üzerinde düşünsek herhalde listesi, şöyle olurdu: Hangi kilide ait olduğu belirsiz anahtarlar, kravat iğnesi, çengelli iğne, olta iğnesi, ayakkabı tokası, saç tokası, çay kaşığı sapı, menteşe, musluk vidası, kesme şeker makası gibi vs.
Ekonomisinin, dünyanın en yüksek faizlerinden biriyle yönetildiği ya da yönetilmeye mecbur edildiği bir ülke burası.
Tarihinin, dünyanın en operasyonel kurgularından biriyle yazılıp oynatıldığı bir ülke.
Yaşam tarzının dünyanın en çirkin, en uyumsuz taklitlerinden biriyle zorla batı modernitesine monte edildiği bir ülke.
Sanatından akademisine, kültüründen sermayesine, sporundan gelenek göreneklerine kadar kendini tarif eden ne varsa dünyanın en mantıksız müdahalesiyle halka yabancılaştırıldığı........
© Doğruhaber
