Nedamet İçre Yazarken
Hz. İsa döneminde düşkünlüğüyle bilinen bir kadın Hz. İsa’nın peygamber olduğuna iman eder ve Hz. İsa ile havarilerinin bulunduğu meclise gelir. Mecliste bulunanların bazıları şaşkın, bazıları da öfkeli... Öyle ya kötü yoldaki bir kadının, imanın böyle ateşten gömlek olduğu bir mecliste ne işi olur ki? Bu işte bir terslik olmalı. Meraklı, sakin ve öfkeli bakışlar sağa sola dönerken biri hızını alamayıp Hz. İsa'ya, biraz da ses tonunu yükselterek: “Ya Mesih, bu kadının bizim meclisimizde ne işi var?” Hz. İsa göklerin verdiği sabır ve yüklendiği dava şuurunun sükunetiyle: “Haklısın, bu kadını taşlayalım; ancak ilk taşı en masum olanınız atsın.” diyerek herkesin hata yapma potansiyeli olduğunu bunun da ötesi günahkâr olduğunu belirtmiş.
Şimdi durup dururken nereden geldik bu konuya?
Murat Ülker'in Siyonist seviciliği ile ilgili bir haberi okuyunca birden TSK'de boykot edilen Ülker ürünlerini kullanıyorum, hatta........
© Doğruhaber
