Siyasî kabileciliğe dair
İnsanların her zaman kendi gruplarından olanları desteklerken grup dışından olanları düşman olarak gören kabilevi insiyakları olmuştur. İlkel toplumlarda, insanlar kendi gruplarının diğer üyeleriyle iş birliği yapmışlar, gruba mensup olmayanları ise potansiyel avcılar ve av olarak görmüşlerdir. Birbirini tanımayan insanlar arasındaki karşılaşmalar muhtemelen şiddet içerikliydi.
İlkel toplumlardaki insanlar kendi gruplarının üyelerini kişisel bilgiye dayanarak tanırlardı ki bu da onların gruplarının hacmini sınırlıyordu. Antropolog Robin Dunbar’ın ulaştığı sonuca göre, insanlar ancak 150 kadar kişiyle istikrarlı kişisel ilişkilere sahip olabilirler; onun için ilkel toplumlar küçüktü ve kişisel olarak tanınan üyelerle sınırlıydı, yabancılarla etkileşimleri de çok kere düşmancaydı.
Adam Smith modern toplumların üretkenliğinin dikkate değer büyümesinin iş bölümünün (uzmanlaşmanın) bir sonucu olduğunu, ama iş bölümünün piyasanın genişliğiyle sınırlı olduğunu söylemişti. Herkesin grubun üyelerini kişisel olarak tanımasına dayanarak işleyen ilkel toplumlar zorunlu olarak küçüktü, bu da piyasanın genişliğini ve dolayısıyla grubun ekonomik üretkenliğini sınırlıyordu.
İleri ekonomiler ilkel toplumlardan daha üretkendir, çünkü insanlara kişisel olarak tanımadıkları başkalarıyla barışçı bir şekilde etkileşimde bulunmak için müşevvik sağlayan kurumlar geliştirilmiştir. Para böyle bir kurumdur. Eğer genel olarak kabul edildiği gibi, insanlar birbirlerini tanımadıkları zaman bile başkalarıyla mübadele yoluyla iş birliği........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein