Bolu Kartalkaya yangını faciası ve kaybettiğimiz canlar
Türkiye’nin en önde gelen kayak merkezlerinden birisi: Bolu Kartalkaya…
Sınıf olarak daha üst gelirlilerin kış turizmi kapsamında kayak yaptığı önemli bir turizm destinasyonu. Bembeyaz bulutları kucaklayan uçsuz bucaksız pamuk gibi karlar adeta simsiyah kapkara cehenneme dönüştü. Onlarca can, ana baba kuzuları melek olup bu diyardan göçtüler. Aşırı para kazanma hırsı ve ihmalkarlıklar zinciri; cehennemi andıran alev toplarıyla 78 kişinin ölümüne (36 çocuk), onlarca kişinin yaralanmasına, milyonlarca kişinin ise bağrını kor gibi yanmasına sebep oldu.
Neredeyse Kıbrıs’ın üç katı daha fazla yangınlardan dolayı Alevlere teslim olan Los Angeles ve Kaliforniya yangınları bu kadar ölümlü can almadı…
Büyük ihmalkarlıklar zinciri
Öylesine fark edilmeyen bilinçli ve bilinçsizce yapılan ihmalkarlıklar ve akıl tutulmaları yaşandı ki öncelikle böyle bir kayak merkezinde yangın istasyonunun olmaması en büyük ihmalkarlık olayıdır.
Oraya konuşlandırılacak iki tam teşekküllü yangın aracı bu yangın felaketini doğru zamanda müdahale ve minimum zararla atlatılabilirdi. Düşünün ki 36 km uzaklığa en yakın yangın istasyonunun müdahalesi neredeyse iş işten geçtikten sonra canlar öldükten sonra hiçbir işe yaramadı.
Birçok insan, çoluk çocuk, anne baba, aileler yanarak ya da dumandan zehirlenerek can verdiler. Otelin öyle anlaşılıyor ki; dördüncü kat mutfak alanında çıkan yangın, orada çalışanlarla birlikte yangın merdivenindeki yasaya göre ki kapısının herhangi bir yangına karşı korunaklı olması gerekiyor, ne yazık ki tüm yangın merdiveni dumanla dolmasını ve işlevsiz kalmasına vesile oldu.
İtfaiyenin raporunda özetle;
Odaların içerisinde yağmurlama sistemi, kapılarda kaçış panoları........
© Diyalog Gazetesi
