Savaşın kanlı yüzü: İnsanlığın utancı ve Gazze'nin açlık çığlığı
Coğrafyamızda barut ve kan kokusu, barış, esenlik ve huzurun kokusunu çoktan bastırmış durumda.
Savaşın kanlı ekmeğiyle beslenenler bir tarfa, bölgenin kendi iç karışıklıkları da ayrı bir felaket tablosu çiziyor.
Dün başka ülkelerde yaşananlar, bugün diğer başka bir ülkede tekrarlanmaya çalışılıyor ve kaybeden yine bu coğrafyanın masum, mazlum ve mahzun insanları oluyor.
Yaşlı dünyamız geçmişte nice savaşlara sahne oldu.
Bu savaşların çoğu, kadın, erkek, yaşlı, genç, çocuk, hasta demeden milyonlarca insanın hayatına mal olan, masumlara dünyayı dar eden kirli savaşlar.
Hiçbir hukuk tanımayan, hiçbir sınırı olmayan bu çatışmalar sayısız can aldı, nice hayatı kararttı ve mazlumların ahını aldı.
Güçlü olanlar nezdinde savaşın mağdur ve mazlumları, dünyanın ezilenleri umurlarında dahi değil.
Çünkü onlar için vicdan, merhamet, acıma ve vebal gibi kavramların hiçbir önemi yok.
Kendilerinden olmayan insanları insan olarak görmüyorlar; varsa yoksa kendi inançları, kendi idealleri, kendi emelleri ve kendi çıkarları...
Bunlar kendi emelleri için dünyayı ateşe vermekten çekinmeyecek kadar kendilerini kaybetmiş........
© Diriliş Postası
