Rusya, yaptırımlar karşısında uçak filosunu nasıl koruyor?
Modern dünyada ulaşım bağlantılarının önemini hafife almak mümkün değil. Örneğin transatlantik uçuşlar çoktan bir norm haline gelmiş durumda yeryüzünde. On yıllardır uluslararası yolcu trafiği, çoktan zaten olması gereken doğal bir şey olarak görülüyor. Gezegenin herhangi bir yerine birkaç saat içinde uçmak, 21. yüzyılın şüphesiz büyük başarılarından birisi.
Öte yandan havacılık teknolojisinin siyasi pazarlığa ve ekonomik baskı ve şantajlara konu olması ise günümüzde maalesef ki şaşırtıcı olmuyor. Bir zamanlar uçak üretimi, tamamen ulusal bir meseleydi. Prensip olarak her ülke bağımsız olarak uçak imal edebilir ve filosuna katabilirdi.
Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD), Avrupa ülkelerinde ve SSCB'de milli uçak fabrikaları vardı. Bununla birlikte, havacılık teknolojisindeki yaygın ve geniş çaplı komplikasyon, üretimi ulus ötesi hale getirdi.
Önde gelen küresel havacılık şirketleri Boeing ve Airbus resmi olarak ABD ve Avrupa'da kayıt olmak suretiyle yerkürenin her yerinden teknik bileşenler temin edebiliyor. Buna ek olarak, elektronik ve yazılım sahasındaki kilit önemdeki bileşenler, adeta yüzlerce patentle mühürlenmiş şekilde ABD ve Avrupa Birliği (AB) hükümetlerinin güçlü koruması altında kalmayı sürdürüyor.
Havacılık teknolojisi alanında şantaj yapmanın cazibesi gerçekten de çok yüksek. Ve bu hususta ne yazık ki kötü örnekler var.
Batı'nın yeni uçaklara ve uçak yedek parçalarına erişiminden mahrum bıraktığı ilk ülke İran'dı. Yaptırımlar, 1979 İslam Devrimi'nden sonra uygulamaya kondu. Ülke, o tarihe kadar İran havayollarının sahip olduğu filo ile uzun yıllar devam etmek zorunda kaldı.
Uçaklar uçmaya devam ediyor, ancak bakım ve onarımları giderek daha büyük bir sorun teşkil ediyordu. İran'ın şu anda yaklaşık 400 uçağı var. Ortalama yaşları ise 35-40 yılı aşıyor. Filonun yaklaşık yarısı uzun süredir yerde duruyor, uçaklar aşınmış durumda ve hala çalışır halde olanların uçuşa elverişliliğini korumak için ise geride kalanların yedek parçaları sökülüyor düzenli olarak.
Tahran'ın bu durumdan bir çıkış yolu var, o da: Üçüncü ülkelerden, hurdaya çıkarılan uçakların yarı yasal olarak taşınması.
Batılı uçak şirketleri, Rusya'yı da aynı durumda bırakmak istedi. Ukrayna'da savaşın başlamasından iki gün sonra, 26 Şubat 2022'de Batılı ülkeler, Rus havayollarına uçak ve ilgili yedek parça satışını yasakladı.
Rus havayolu şirketlerinin kullanımındaki Boeing, Airbus ve Bombardier marka uçaklara yönelik teknik servis ve destek de yasaklandı. Bu arada, yabancı menşeli uçaklar, dünya pazarına entegrasyon yıllarında Rus hava filosunun temeli haline gelmişti.
İki yıldan fazla oldu, ancak Ruslar, uçmaya devam ediyor. Sonuçta pek çok endüstri uzmanının tahminleri kesinlikle yanlış çıktı: Güya bir yıl içerisinde Rus........
© Dikgazete.com
visit website