Ekrem İmamoğlu son derece ürkütücü bir adam!
Her bakımdan ilginç bir dönemden geçiyoruz. Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edildiği ve onunla birlikte çok sayıda üniversite mezununun durup dururken lise mezunu oluverdiği akşam tahammülü güç açıklamalar yapan, ciddi ciddi ‘idari yargı yolları‘ndan söz eden, ciddi ciddi “Kararı orası değil, burası almalıydı, burada bir yetki sorunu var” diyebilen CHP’liler ve Özgür Özel, 24 saatte başka siyasetçilere dönüştü. Belki de ilk kez, o yol yordamla varılabilecek bir yer kalmadığını sert biçimde idrak etmişlerdir. Her şerde bir hayır vardır dedikleri bu olsa gerek.
Nasıl ki Kılıçdaroğlu Adalet Yürüyüşü’yle partisinin lideri olduysa belli ki Özgür Özel’in liderlik sınavı da bu olacak.
Bir yurttaş olarak, sonunda, ana muhalefet partisi genel başkanının en temel anayasal hakları hatırlatmasından memnunum. Kendi kendilerinin hatırlayacağı yoktu, önce İmamoğlu, ardından halk, ayılmalarını sağladı. CHP ve umuyorum diğer muhalefet partileri, çok konuşan birer hukuk bürosu gibi değil, ne dediği belli bir siyasi parti gibi davranmayı sürdürür ve kendi siyasetini belirler. Yeri gelmişken, şu önseçim meselesi çok iyi olmuşa benziyor, herhangi bir önseçimden başka bir şeye dönüştü.
Ekrem İmamoğlu tehlikeli, ürkütücü bir siyasetçi. Demokrasiyi bir teferruat, ya da menzile giden yolda bir durak görenler için. Gerçi muhalifler içinde de sevmeyeni var, olağan şeyler bunlar. Örneğin, çok hırslı olduğunu düşünüp bundan tedirginlik duyanlar, “İkinci… olur” diyenler, çekemeyenler, muhteris hizipçiler vs. Aynı kanıda değilim. Hırslı olduğuna kuşku yok, ancak hırslı olmayan biri o düzeyde siyaset yapamaz. Mesele, muhterisin kifayet sahibi olup olmadığı ve iktidar arzusunun yöneldiği hedefler. Necip Fazıl zihniyetinden büyülenmişlerin ‘bagaj’ıyla İmamoğlu gibi birinin birikimini ve koşullarını karşılaştırmak abes olur.
Bir de seçmen faktörü var kuşkusuz, CHP/solun seçmeni kendi partilerinin siyasetçisini iktidardan daha fazla hırpalar. Bir yaşın altındakiler hatırlamayacaktır, 1990’larda İSKİ’deki bir rüşvet skandalı SHP’yi perişan etmişti. Kuşkusuz farklı bir yerdi burası, rüşvetin vs. nüfusun çoğunluğu........
© Diken
