menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Can Atalay'ın yeri TBMM'dir ve Gülizar Biçer Karaca anayasanın 'varlığını' hatırlatmıştır

57 5
17.04.2025

TBMM’de ilginç / sürpriz ve iktidar vekillerinin tadını kaçıran bir şey oldu. Başkan vekili Gülizar Biçer Karaca, Can Atalay hakkındaki (2023 tarihli) AYM kararının hüküm kısmını Meclis’te okuttu ve oturumu kapattı. Bunun üzerine iktidar partisi vekilleri genel kurulu terk etti. TBMM başkanı ise öfkeli bir açıklama yaparak, Karaca’nın AYM kararını okutmasının Anayasaya, İçtüzüğe ve teamüllere aykırı olduğunu iddia etti. Oysa Karaca’nın yaptığı, anayasaya ve içtüzüğe aykırı olmadığı gibi anayasanın gereğidir. Gülizar Biçer Karaca’yı, anayasayı-hukuku uyguladığı ve yetkilerini doğru yorumladığı için kutlamak gerekir.

Sırasıyla:

Can Atalay konusunda yaşanan yargı tartışması netameli yargı tarihimiz için dahi hayli şaşırtıcı ve yeni bir durumdu, her şeyi baştan anlatmaya gerek yok. AYM kararları bağlayıcıdır. Anayasa’nın 138 ve 153. maddelerini okumak bunu kavramak için yeter de artar. Oysa, AYM’nin TİP Hatay Milletvekili Can Atalay ile ilgili verdiği ihlal kararları Yargıtay’ın ilgili dairesini bağlamadı. Anayasa ve AYM açıkça yok sayıldı ve bu kez geçilen son derece derin bir eşikti.

Ardından, TBMM Genel Kurulu’nun 30/1/2024 tarihli 54. birleşiminde, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin 3/1/2024 tarihli ve E.2023/12611 sayılı yazısının başkanlıkça okunmasıyla Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürüldüğü ilan edildi.

İyi güzel de AYM, dosyayı yeniden yargılama (6216/50’ye dayanarak) için ilgili mahkemeye göndermişti. Yargıtay ilgili dairesi ise sanki hiç böyle bir karar yokmuş gibi AYM’yi yok sayarak kararı TBMM’ye gönderdi.

Tüm bu yok sayma, anayasada böyle hükümler yokmuş gibi davranma silsilesinin sonunda, karar TBMM’de okunup da Atalay’ın milletvekilliğinin düşürüldüğüne karar verilince, AYM’ye bu kez de TBMM’nin vekilliği düşüren kararına karşı başvuru yapıldı. AYM, bu başvuruya ilişkin kararını 2024 sonunda verdi. Dedi ki, “Kesin hükmün varlığından söz edilmesi hukuken mümkün olmadığı için, söz konusu fiili durum hakkında AYM tarafından karar verilmesi olanaksız.” AYM mealen şöyle demiş oldu: “Benim kararıma uyulmadı, demek ki ortada TBMM’nin ‘hukuken verdiği bir karar da yok’, fiili bir durumla karşı karşıyayız, hal böyleyken milletvekilliğinin düşürülmesi işlemi yok hükmünde, peki hukuksal bakımdan ‘var olmayan’ (fiili durum) bir karara ilişkin, ben nasıl karar verebilirim!”

Şu halde, TBMM’nin, Atalay’ın vekilliğini düşürdüğü kararının geçerli bir hukuksal işlem olduğunu iddia etmek mümkün mü? Değil.

Dün, 16 Nisan 2015 tarihinde, Karaca, söz konusu vahim hak ihlalini saptayan 21........

© Diken