Bütün mutsuz aileler
Medyada yer alan politika ve ekonomi bölümlerinde kimsenin tam olarak ifade etmediği bir varsayım var. Anaakım bir politika ve ekonomi haberleri var, bir de eğer yayın kuruluşu duyarlıysa ayrı bir kulvarda ilerleyen feminist yazılar var. Yani ana bir gündem var, bir de kadınların, LGBTİ bireylerin durumu ve sorunları ele alınan ‘yan dal’ olarak feminist ve queer yazılar var. Oysa neoliberal politikaları toplumsal cinsiyet politikalarından ayrı düşünmek mümkün değil. Toplumsal cinsiyet sorunları ve erkek egemenliği neoliberal politika ve ekonomisine içkin.
Aylardır Diyanet’in kadınların kıyafetine dil uzatan ve miras hakkını hiçe sayan hutbelerinin konuşulduğu gündemde, “Diyanet ne yapmak istiyor?” sorusunun cevabı sadece Türkiye’nin özgün hallerinde değil, neoliberal ekonomiye içkin bazı politik hamlelerde gizli.
Diğer bir deyişle, toplumsal cinsiyet ve aile kurumu, siyasi aktörlerin hamlelerinin aşırı yorumlarından oluşan ‘ana gündem’in yan dalı değil, bizzat her siyasi hamleye içkin temel ana gündem. Aile kurumunun bir başka çeşit devlet aygıtı olarak biçimlenmesi hem her türlü neoliberal siyaseti hem ekonomik kararları etkiliyor. Yani aile hem bu politikaları etkiliyor hem de bu politikalarla biçimleniyor.
Neoliberal ailecilik üzerine yetkin bir feminist literatür mevcut. Özetleyecek olursak, sosyal devletin yıkımı anlamına gelen neoliberalizm verilen sosyal hizmetlerin de özelleştirilmesini gerektiriyor. Bu özelleştirme sadece hizmetlerin özel kurumlarca verilmesi değil, bizzat ailenin bu temel sosyal hizmetleri üstlenmesi demek.
Örneğin yaşlıların bakımının sosyal kurumlarca değil, aile içindeki kadının bakım emeğine el konularak yapılması. Neoliberal devlet bu bakım emeği için zaman zaman ek ödemeler de çıkarıyor ama burada kilit nokta, ailenin bir sosyal hizmet merkezi ve mümkün tek güvenlik ağı olarak yeniden örgütlenmesi. Bu ailenin sosyal devletin örgütlediği aileden farklı olacağı, farklı ilişkilenmelerle kurulmak istendiği açık.
Refah devletini yok eden neoliberal devlet, sosyal hizmetlerin hepsini aileye yükleyerek özelleştirdi. Aile hem yaşlı bakım merkezi, hem engelli destek ünitesi, hem sosyal güvenlik kurumu, hem emekli sandığı, hem ücretsiz bakım merkezi, hem aşevi, hem okul destek birimi… Yani tek başına. Başınızın çaresine bakın, sözünün yeni birimi neoliberal aile.
Üzerine bu kadar görev düşünce de bu ailenin daha baskıcı şekilde yönetilmesi gerekiyor, çünkü bu ‘çekirdek’ çözülürse tüm toplum patlayacak.........
© Diken
