İtalyan mutfağı Dünya Mirası
5 Aralık’ta UNESCO’nun Dünya Mirası kabul ettiği Türk kahvesini, Roma’daki Türkiye büyükelçiliğinde uluslararası bir toplulukla kutladık. Türk kahvesini anlatma zevki bana, pişirme keyfi ise defalarca İtalya’da ‘Yılın Baristası’ seçilmiş Gianni Olimpo’ya düştü.
Kahveyi, Viyana kapılarında unutulan bir çuval olarak değil, Osmanlı ile İtalya arasında bir bayrak yarışı ortaklığı olarak anlattık. Dünyanın en önemli iki kahve ekolü arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları konuştuk. Kültür mirası kabul edilmesinde, 500 yıllık bir ritüeli yansıtmasının önemini vurguladık. Büyükelçi Elif Çomoğlu Ülgen, neşesi, güzelliği ve zarafetiyle harika bir ev sahibiydi.
Bu güzel kutlamadan birkaç gün sonra ise İtalyan mutfağı UNESCO tarafından Dünya Mirası kabul edilen ilk mutfak oldu. İki ülkemin de UNESCO tarafından gastronomi üzerinden miras kabul edilmesi, ne yalan söyleyeyim, “Öyleyim deee mi” dedirtti.
Sürekli yemekten konuşmalarıyla meşhur İtalyanlar, politikada da günlerdir yemek konuşuyor. Başbakan Giorgia Meloni’nin “Yaşasın İtalya” haykırışları, İtalyan bayrağı renginde aydınlatılan Kolezyum ve milliyetçilik vurgusu, bu sonuç için yıllardır emek veren insanların ağzında kötü bir tat bıraktı ve eleştiri topladı.
UNESCO dünya mutfaklarının spesifik parçalarını Somut Olmayan Dünya Mirası listesine almıştı ama bir bütün olarak bu listeye giren ilk ve tek mutfak İtalyanlarınki. Listeye giden yolun temelleri, bundan altı yıl önce La Cucina Italiana, Fondazione Artusi ve Accademia Italiana della Cucina’nın başlattığı bir girişimle atıldı…
La Cucina Italiana dergisi, 1926’dan bu yana İtalyan mutfağına özgü tarifler veriyor ve ‘masada olma’ sanatını anlatıyor. Neredeyse 100 yıldır hakkında düzenli dergi çıkarılabilen ve tarifleri kayda alınan şanslı bir mutfaktan bahsediyoruz. Dergiyi özel kılan, çalışan gazetecilerin ve yemek yazarlarının hepsinin derginin mutfağına girmesi. Sadece evlerde olabilecek teknolojiye sahip dergi mutfağında, dergiye giren tüm yemekleri, tarif nereden gelirse gelsin, yazarlar uygulayarak adım adım yazıyor. Bunun kıymetini anlatmaya hacet yok…
Casa Artusi, İtalyan mutfak dilini yarattığı için Dante’ye benzetilen, Scienza in Cucina e mangiar bene kitabının yazarı Pellegrino Artusi’nin doğduğu şehirde, onun açtığı yolda yürüyen, ev mutfağını merkezine koyan bir kurum. Artusi’nin 1890’da kendi imkânlarıyla yayınladığı ve tüm hayatı boyunca zenginleştirdiği, son hâliyle 800’e yakın tarif barındıran kitabı, İtalyan mutfağının Garibaldi’si aynı zamanda.
Casa Artusi’nin bilimsel komitesinin başında ise İtalya’nın en önemli yemek kültürü araştırmacılarından Bologna Üniversitesi emekli ortaçağ tarihi profesörü ve yemek kültürü araştırmacısı Massimo Montanari bulunuyor........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Daniel Orenstein
Beth Kuhel