Müzik, Örgüt İçi İnfaz, Yok Edilen Bir Aile Ve Mürüvvet Kekilli’nin Katledilişi…
Yazar Aytekin Yılmaz, radikal solun kendi örgüt elemanlarına yönelik iç infazlarını konu edindiği muhtelif kitaplarında politik müzik tarihimiz açısından hepimizi dehşete düşürecek bir bilgi verir. Ancak bilginin dehşetengiz haline rağmen ne insan hakları örgütleri, ne müzik kuruluşları ne de sol entelektüel çevrelerden herhangi bir yorumun, eleştirinin ya da itirazın gelmediğini hatırlatalım. Buna göre 1990’lı yıllarda radikal sol örgütler hapishanelerde farklı gerekçelerle sorguladıkları ve bu sorgulama neticesinde kurmuş oldukları örgüt mahkemesinin(!) kararı doğrultusunda suçlu(!) bulunan kendi elemanlarını koğuşlarında öldürürken ses duyulmasın diye Grup Yorum’un şarkılarını açıyorlar. İnfaz gerçekleştirildikten sonra da yine Yorum şarkılarıyla halay çekildiğini okuyoruz.
Türkiye’de özellikle müzik ve politika ilişkisine dair tarih yazımının sorunlu olduğuna yönelik ilk tespitin belki bu olaydan başlatılması daha doğru olur. Oysa -sağı ve solu ile- şiddetin hiçbir türünün kabul edilmemesi, kutsanmaması, hatta müzik gibi estetik bir formun “devrimci şiddet” adı altında “yasallaştırılmaya” çalışılan bu vahşet pratiğine eşlik etmemesi gerekli.
Özellikle 70’li yıllarda kendisini sol mahfil üzerinden tanımlayan dönem sanatçılarının kimilerinin söyleşilerinde ülkücülerin saldırılarına uğradıklarına ilişkin anlatımlar bulmak mümkün. Mesela 80 öncesi bir tarihte CHP Urfa Gençlik Kolları’nın organize ettiği konsere katılan sanatçılara ülkücülerce saldırılması gibi (60’lardan 70’lere 45’lik Şarkılar, bgst Yayınları, 2006, s.327). Dönemi merkez alan birçok kitap, söyleşi ve belgeselde ülkücülerin bu tür saldırılarına ilişkin farklı bilgiler çıkar karşımıza. Bu anlatımların doğruluğu kuşkusuz tartışma götürmez. Ancak bir dönem değerlendirmesi yapılırken meseleye salt Türk solunun mevzisinden bakmak bize ancak yanlı bir fotoğraf sunar. Kaldı ki, sağı ve solu ile 1970’lerin şiddet tarihinden kimsenin masum çıkamayacağının altını çizmek lazım.
Mürüvvet Kekilli
Müzik, politika ve şiddet ilişkisine yönelik metinlerde Türk solunun, sağcı sanatçılara saldırıları ve hatta katliamlarını okuyamamak bu bahsettiğim yanlı tutumla açıklanabilir daha çok. Bunun en sarsıcı örneklerinden birisi ise Mürüvvet Kekilli olayıdır. Kekilli, 70’li yıllarda plakları olan, şarkı ve türkü formunda eserler icra........
© dibace.net
