menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Propagandanın Doğu Bloğu Hali: Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği ve Bale

3 0
04.12.2025

Propaganda, kamuoyunu etkilemek için iktidar eliyle kurulan ve kitle iletişim araçları vasıtasıyla iletilen argümanlardır. Kişinin düşünceleri ve inançları üzerinde oldukça etkili araçlar olduklarından semboller, propagandada önemli bir yer tutar. Sanat ise iktidarların kendi amaçlarını, halkın gözünde meşru ve makul gösterebilmek için başvurdukları semboller arasındadır. Çünkü başarılı bir propaganda için gruplar üzerinde duygusal anlam oluşturmak elzemdir ve sanat, bu anlamı oluşturabilmenin yollarından birisidir.

Kökeni Antik dönemlere kadar götürülebilmesine karşın, özellikle II. Dünya Savaşı’nın bitiminden sonra başlayan ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin yıkılmasına kadar devam eden Soğuk Savaş Dönemi’nde propaganda farklı bir şekil almıştır. Komünizm ve Liberalizm olarak iki kutba ayrılan dünya siyasal sistemi sıcak bir savaş hali yaşamak yerine, bu dönemde halkların bilincini yönlendirme yarışı biçiminde karşı karşıya gelmiştir.

Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği arasında kültürel propaganda yarışı sırasında sinema, tiyatro, müzik, görsel sanatlar, mimarlık gibi alanlar, iktidarların kültürel propaganda simgesi olarak kullanılmıştır. Sovyetler Birliği egemenlik alanını genişletip komünist düşünceyi yaymak isterken Amerika, NATO’nun gücünü arttırmak ve komünizmle mücadele etmeyi amaçlamaktadır. Böylelikle silah kullanmak yerine karşı tarafta hayranlık ve saygı uyandırılarak kurulmuş olan egemenlik anlayışı yaygınlaşmıştır.

Balenin Gelişimi

Bale, 15. yüzyılda Fransa ve İtalya’da aristokrat ailelere mensup ve erkeklere özgü bir dans türü olarak ortaya çıkmıştır. İtalya’da filizlenen bale, Catherine de Medici’nin, Fransa Kralı II. Henry ile evlenmesinden sonra Fransa saraylarına taşınmıştır. 16. ve 17. yüzyıl Fransa’sında Court Ballet (Ballet de Cour) olarak adlandırılan bale türü, soylu ve asilzade kadın ve erkeklerin katılımı ve yönetici sınıfın kurallarıyla icra edilmekteydi.

Fransa’da balenin gelişimini destekleyen asıl isim ise XIV. Louis’dir. Öyle ki kendisinin de bale sanatını icra ettiği bilinmektedir. XIV. Louis’nin bale festivalleri düzenlemesi, bale okulları açması gibi müzik, tiyatro ve dansın birlikte gelişmesine yönelik kültür politikaları Fransa’yı önemli bir merkez haline getirmiştir. Bu sayede bale, Avrupa’daki tüm krallıklarda etkili olmuş ve zaman içerisinde opera sanatının gelişmesiyle Avrupa’daki etkisi zayıflamıştır. Başlarda balenin opera ile birlikte icra edilmesi denenmiş olsa da, Fransız İhtilali’nden sonra yaşanan sosyal, siyasal ve kültürel dönüşümler bale sanatının Avrupa’daki seyrini değiştirmiştir. Fransa’da etkisini yitiren bale, önce Avrupa’nın küçük şehirlerine ulaşmış, daha sonra Rus egemenliği altında büyük bir dönüşüm geçirmiştir. Böylece “Soylu bir sanat olmaktan çıkmış” ve balenin halka inebilmesi Rus kültürünün baleyi sahiplenmesiyle olmuştur. 20. yüzyılda ise Sovyetler Birliği için propaganda aracı haline gelmiştir.

Balede Rus Etkisi

Bale, ilk olarak 17. yüzyılda, I. Petro döneminde Rus topraklarına adım atmıştır. Ancak Fransız İhtilali’nden sonra gelişen milliyetçilik anlayışı, ülkelerin kendi sanat biçimini oluşturması fikrini hızlandırmıştır. Bu bağlamda bale, 19. yüzyılda Rus İmparatorluğu tarafından büyük bir destekle Saint-Petersburg’a taşınarak çar ve çariçelerin ilgisini kazanmış; August Bournonville, Marius Petipa, Arthur Saint-Leon gibi koreograflar tarafından yeni formlar oluşturularak Rus balesinin temelleri güçlendirilmiştir.

Bu dönemde dünyanın en eski opera ve bale merkezlerinden birisi olan “Bolşoy Tiyatrosu” günümüzde küresel ölçekte etkisini sürdüren merkezlerden olmaya devam etmektedir. Bu dönemde dramatik geçişleriyle baleye getirilen teknik farklılıklar Rus balesi anlayışını doğurmuştur. Romantik dönemin etkisi altında gelişen bu bale tekniği, duyguları ön plana koymaktadır. Yine bu dönemde balerinler sahnelerde yerini alırken sahnede tütü giymek moda olmuştur. Böylelikle bale, Fransa ve İtalya’daki geleneksel formundan romantik forma geçiş yapmıştır.

Romantik dönemde Rus balesi oldukça verimli sanat ürünleri ortaya çıkarmıştır. Hem birçok besteci yetişmiş hem de bale performansları oluşturulmuş; modern dönem balesinde etkisini devam ettiren klasikler meydana getirilmiştir.........

© Daktilo1984