Toplumsal muhalefet kim?
Sayılmayız parmak ile/ Tükenmeyiz kırmak ile diyen ve yurt sevgisini, türkülerle, şarkılarla, şiirlerle bayrama, şenliğe, çığlığa dönüştürenler çoğalsın demiştim geçen hafta.
“Çoğalalım da sonrası ne olacak” sorusu gelmez mi akla?
Çoğalacak olan bilinçli kalabalıktır: “Kalabalık yücedir, kalabalık vatandır.” (Enver Gökçe).
Çoğalmak, “Geleceğimin öznesi olmak ve toplumsal muhalefetin belkemiğini oluşturmak için varım” demesidir bir insanın.
12 Eylül 1980 faşist darbesinin ardından gelen askeri rejimin toplumsal ve siyasal yapılanması depolitizasyonu getirmişti, sonrasında neoliberal-muhafazakâr sivilleşmeyle gelen vahşi kapitalist sistem, PKK sorunuyla birlikte baskıcı ve otoriter bir yönetim olarak kurumsallaştı.
Elbette toplumsal muhalefetin adımları başladı:
- 1980’lerin sonunda demir-çelik direnişiyle öne çıkan işçi hareketi, Zonguldak maden işçilerinin ve Tekel işçilerinin eylemleriyle doruğa ulaştıktan sonra yavaş yavaş güçsüzleşti.
- Kamu çalışanlarının sendikal direnişleri,
- YÖK’e karşı başlayan öğrenci hareketi,
- Etkili eylemleriyle kadın hareketi,
- Doğanın her şeyiyle yok edilmesine karşı yükselen çevreci........© Cumhuriyet
