PKK çıkış yolu üzerine bir deneme - Av. Ekrem Demiröz
This is a modal window.
Beginning of dialog window. Escape will cancel and close the window.
End of dialog window.
1984 yılında Apocular, Şemdinli ve Eruh ilçesini bastılar. Apocuların elinde ağır silahlar vardı. İki gün boyunca devlet bu ilçelere girmeyi başaramadı. O günlerde Deniz Baykal’ı o ilçelerin kapılarında dolaşırken hatırlıyorum. Turgut Özal ise “üç beş çapulcu” demişti ve Apocular henüz PKK olmamıştı.
Apocuları 80 darbesi öncesinden bilirim. Bazı Kürt sosyalist hareketler dahil hiçbir sol siyasal hareket bu ilişkiye yakın durmazdı. İdeojik açıdan çok katıydılar, örgütsel ilişkilerde ise çok serttiler ve şiddete yakındılar.
12 Eylül darbesinde avukattım. Darbe öncesi çok az sayıda kişi benim gibi Berthol Brecth’in “Faşizme karşı birleşemeyenler, faşizmin zindanlarında birleşirler” görüşünü savunuyordu. Bu nedenle hiçbir sol siyaseti ayırt etmeden, bana önerilen her davada görev yaptım.
Bu süreçte 12 Eylül darbesinin çok iyi planlandığını ve her tür istihbarat ile donatıldığını görme fırsatım oldu. Bursa’daki sol siyaset örgütlerinin çökertilmesi, üyelerin gözaltına alınıp tutuklanması ve benzeri tüm o operasyonların eksiksiz bir bilgiyle yürütüldüğünün bizzat tanığı oldum.
1984 yılı ise 12 Eylül darbesinin hızının henüz kesilmediği ve etkisinin sürdüğü bir yıldı. Darbe yönetimi tüm Türkiye’ye hâkimdi ve ülkede çıt bile çıkmıyordu. Peki bu durumda nasıl oldu da Apocular ağır silahlar edinebildiler ve iki ilçeyi birden basabildiler. Eğer bu eylemleri dış destekli olmasaydı asla başarılı olamazdı. Zaten sonraki süreçlerde PKK’nin ABD ile olan bağlantıları birçok olayla defalarca kanıtlandı.
Uzun yıllar boyunca süren terör binlerce can aldı ve ülkenin yüz milyarlarca doları bu düşük yoğunluklu savaşa harcandı.
Irak’ın kuzeyinde Kürt devleti yapılanması gerçekleşti ve sıra........
© Cumhuriyet
