Türkiye tarihine geçeceği kesin olan İmamoğlu soruşturmasını halk olarak takip ediyoruz.

Şafak baskınları ve soruşturma içerisinde şüphelilere dahi sorulmayan, soruşturma belgelerinde dahi yer almayan bilgilerin malum gazetelerde ve sosyal medyada yer alan bazı isimlerce çarşaf çarşaf yayımlandığı bir süreç yaşıyoruz.

Biliyorum hemen bu kişiler papağan gibi “Polatlar davasını” bana hatırlatacaklar.

Yayınlarda, kitabımda ayrıntıları ile anlattım ama anlamak istemiyorlar bir daha hatırlatayım.

Polatlar davasında soruşturma açılıp MASAK ön raporu çıkıp, Anadolu savcılığı şirketlere kısıtlama kararı verdikten günler sonra yaşanan bir tartışma üzerine yine bu köşeden yazı yazdım. TV ekranında da anlattım. Savcılık bilgime başvurdu belgelerimi istedi. Tuzlaspor ile ilgili anlattığım dosyam için tekrar çağırıldım ve yine bilgime başvuruldu, defalarca gittim ve sosyal medyada da paylaştım.

Mahkemelerin verdiği kararı yazılı medyadan önce yazdığım için suçluymuşum.

Oysaki bu soruşturmada bırakın mahkeme kararını savcılığın şüphelilere sormadığı sorular, izletmediği görüntüler bu kişilerin ellerinde ve çarşaf çarşaf yayımlıyorlar.

Üstelik yalan dolan ile bunu yapıyorlar.

“Kim bunlar” diye baktığınızda da mesela biri Ergenekon, Balyoz kumpasları döneminde tanıklık yapmış, daha soruşturma aşamasında eline tutuşturulan belgelerle kitap yazdırılan belediyelerden anket yapıyorum diye ihale alan renklendirilmiş bir aparat. Hepsi böyle... Artık şaşırmıyoruz bile.

Şimdi bu kişiler, elde ettikleri bu bilgilerin sözde doğru çıktığının pazarlamasını yaparak iş insanlarına siyasetçilere parmak sallıyorlar.

Soruşturmaya dönersek;........

© Cumhuriyet