menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ah ne çok öldük!

30 6
09.03.2025

Sevgili okurlarım gene bir 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü yaşıyoruz. Dünyanın her yerinde kadınlar ellerinde pankartlarla yollara çıkarak eşitsizliği, yoksulluğu, kadın ve çocuk tecavüzlerini ve ölümlerini protesto edecekler. Kısaca varolma haklarını savunacaklar! Ülkemizde de öyle olacak ama ne yazık ki bilmemek mümkün değil gene yollar kapatılacak, polisler acımasızca saldıracaklar, gözaltına alınanlar olacak. Cuma akşamı sevgili dostum ve usta keman virtüözü Jülide Yalçın’ın AKM’de tüm dünya kadınlarına armağan ettiği Ravel’in Tzigane (Çigan) konserine giderken gördüm, barikat demirleri geceden hazırlanmaya başlamıştı. 12 Mart sonrası o zamanlardaki eski AKM binasını yakmaktan tutuklanmış şimdi lüks bir otel yapılan ünlü işkence merkezi Sansaryan Han’da epey vakit geçirmiştim. İlk kez gittiğim yeni AKM’nin karmaşıklığı başımı döndürdü ve nihayet yerime oturup Julide’yi sihirli parmaklarından dökülen müziğini dinlemeye başladım. Müzik beni anılarıma götürdü. Küçük Armutlu’da bir eve.

Yıl 2001 ve haziran ayı. 2000 yılının ekim ayında ülkenin bütün cezaevlerinde F tipi cezaevlerini protesto için başlatılan ölüm oruçları devam ediyor.19 -22 Aralık günlerinde 20 cezaevinde 34 kişinin ölümüyle sonuçlanan Hayata Dönüş Operasyonu’nun sarsıntıları ülkenin her yanında acının türküsünü söylüyor. Her sabah bir genç insan ölüyor ve hiç bitmeyen bir ağıt dağlardan,........

© Cumhuriyet