menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Olimpiyat açılış ve kapanıştan ibaret değildir

9 1
09.08.2024

Paris Olimpiyat Oyunları, batı dünyasıyla ilişkimizin itinayla kopartılmaya çalışıldığı bir dönemde evlerimize (!) konuk oldu. Belki biz de, hem de dünyayla sanal olarak birleşebilmek hem de kaotik ülke gündeminden bir süreliğine bile olsa ayrılabilmek için oyunlara odaklandık. Popüler kültürün egemen olduğu her toplum gibi olimpiyatı, açılış töreni üstünden masaya yatırdık. Oysa olimpiyat yalnızca açılış ve kapanıştan ibaret değildi.

Olimpiyat düşüncesinin babası Pierre de Coubertin, Dominikli bir papazdan aparttığı Citius, Altius, Fortius yani daha hızlı, daha yüksek, daha güçlü sloganıyla yola koyulmuştu. Bu slogana 2021 yılında ‘communiter’ yani ‘birlikte’ eklendi. Sanayi devriminin dünyayı değiştirmekte olduğu 1900’lü yılların hemen başında olimpiyatlar başı sonu çok da belli olmayan panayırlara, fuarlara dönüşmüştü. Olimpiyatların yalnızca ‘gelişmiş’ ülkelerde düzenlenmesiyle, çıkabilecek olası arızalar önlenmiş, Coubertin’in sportif ilkelerine sadık kalınmıştı.

Oyunlara destek veren uluslararası markaların pazar payları düşünülerek, 1968 Meksika ‘gelişmekte olan ülkelerde’ düzenlenen ilk olimpiyat oldu. Arkasından aralıklarla Seul, Pekin ve Rio geldi. Araya yalnızca, oyunların köken aldığı ve yüzüncü yılının kutlanacağı 2004 Atina girdi. Atina oyunlarının denetimi de zaten yüzde yüz ABD’ye aitti. Oyunları kayda alma ve yayın haklarının neredeyse tamamını elinde bulunduran Amerika Birleşik Devletleri’nin olimpiyatları, yeniden şekillendirme isteği 2008 Pekin’de açıkça görülmekteydi. Hem yeni eklenen sporlar hem de düzenlenme şekliyle oyunlar artık benim için, ‘Brevius, Ludus, Tumultus’ yani, ‘daha kısa, daha eğlenceli ve daha heyecanlı’ bir formata........

© Cumhuriyet


Get it on Google Play