menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

293 41
24.11.2025

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Parti diyoruz. Parçalara ayrılmaktan geliyor. Bu bölünme kötü değil, hayırlı. Modern toplumun en önemli siyasi aracı olan parti, toplumun aynı çıkar ya da aynı görüş etrafında bir araya gelmiş parçalarını temsil ediyor. İşçilerin ya da köylülerin partisi, muhafazakârların ya da milliyetçilerin partisi...

Gelgelelim...

Despotik rejimler toplumun parçalara ayrılmış halini, haliyle partileri tehlike sayıyor. Başka sınıfları, başka toplulukları, başka fikirleri yok etmenin yolu olarak “partisizleşme”yi görüyor. Dolayısıyla partileri ya kapatıyor ya da işlevsizleştiriyor. Tabelası var ama siyaset yapamaz, seçime girer ama iktidara gelemez, onu savunanlar var ama karşılık bulamaz. Sadece Türkiye’de değil, dünyada da partisizleştirilmenin öne çıkması tesadüf değil. Önce neoliberal düzen “ideolojileri” ölü ilan etti, ardından gelen baskıcı rejimler ise “kurumsallaşma”yı öldürdü. Toplumun başka çıkarları olan parçaları; örgütsüz, eylemsiz, görüşsüz kaldı. Siyaset “kendimin” dediğiniz partiye destek verdiğinizde bile aynı düzeni sürdürdüğünüz, çok sembollü ama tek partili düzene dönüştü.

İkinci İmralı sürecinin tutanakları sızdı. Uzun sessizliğin ardından “tahrif edilmiş” olduğu söylendi. Gelgelelim, birincisi öyle değil. Kitap olarak da basıldı. Gerçekliğine dair hiçbir kuşku yok.

Masanın bir tarafında Öcalan’ın, bir tarafında Erdoğan’ın “Ben görevlendirdim” dediği devlet yetkililerinin, öte tarafında dönemin legal partisinin olduğu masada konuşulanlar “Bu dünyayı nasıl daha adil yaparız” içeriğinde değil. Bütün görüşmeler boyunca, kendisini Tanrı’nın dünyadaki gölgesi sanan Öcalan, o günün erki olan Erdoğan’a, “İktidarını sürdürmen için benimle işbirliği yapman lazım” mesajı veriyor:

“AKP’yi ayakta tutan benim”, “Biz AKP’yi çıkartan gücüz”, “İslamcıların 40 yıllık rüyasıydı, rüyalarını gerçekleştirdik, biz AKP’ye iktidarı altın tepside sunduk, bize bir teşekkür etmedikleri gibi ikinci Atatürk........

© Cumhuriyet